Doğu-Güneydoğu Anadolu ile Doğu Akdeniz Raporlar-Yorumlar

Meteorolojik Model Güncelleme Saatleri
06:30-08:15 (GFS Sabah)
09:00-10:00 (ECMWF Sabah)
12:30-14:15 (GFS Öğlen)
18:30-20:15 (GFS Akşam)
21:00-22:00 (ECMWF Akşam)
00:30-02:15 (GFS Gece)
  • Bu bölgede deprem olacak denildi yıllar öncesinden önlem alınmadı onbinlerce insanı kaybettik.

    Haftalar öncesinden bu bölgede yoğun yağış var dedik sel ve taşkın meydana gelebilir dedik yine önlem alınmadı durum ortada.

    Afetleri acaba ne zaman ciddiye alırız böyle insanlarımızı kaybettikten sonra mı...

    Bu sayfa müdavimleri iyi bilir. Böyle bir yağmuru bu bölgede senelerdir görmedik. Kim gelirse gelsin hangi süper ülke olursa olsun bu yağmur kıyametinin önüne kimse geçemez.

  • Bu sayfa müdavimleri iyi bilir. Böyle bir yağmuru bu bölgede senelerdir görmedik. Kim gelirse gelsin hangi süper ülke olursa olsun bu yağmur kıyametinin önüne kimse geçemez.

    Senelerdir böyle yağmur görmedik kısmı belki bazı yerler için doğru ama diğer şeyler kabul edilebilir şeyler değil.Bu yaklaşım tarzı ile suçluları aklamış oluruz.Yağmurun önüne tabi ki geçemeyiz ama sağlam alt yapı olsaydı bugün bunu konuşmazdık bile.

  • KONUM Yağış (mm)
    Malatya, Doğanşehir, DOĞANŞEHİR/KURUCAOVA MEVKİSİ 151,4
    Adıyaman, Çelikhan, ÇELİKHAN/ÇAT BARAJI 125,6
    Şanlıurfa, Haliliye, ŞANLIURFA 113,9

    Depremin üzerine bir de sel felaketi yaşayan illerimize çok geçmiş olsun.

    "Allah'a ve âhiret gününe inanan, ya hayır söylesin ya da sussun." Hadis-i Şerif

  • Arkadaşlar öncelikle bölge olarak hepimize geçmiş olsun. Hem deprem hem sel felaketi gibi maalesef ciddi afetler yaşadık. Dert de Allah'tan derman da Allah'tan. Bu olanlardan 7'den 70'e hepimizin ders çıkarması gerek. Yıllarca üzerinde durduğumuz, konuştuğumuz bu tarz afet meseleleri üzerinden çok konuşuldu. Hepimiz şikayetçiyiz. Ancak sonuç itibariyle sadece acımızla yaşamaya alışıyoruz. Ders çıkarma konusunda tv kanallarında, siyaset meydanlarında söylenenlere değil hakikate, liyakata, bilime, ahlaka, eğitime, adalete, gelişime, uzmanlara, sokaktaki duruma bakıp düşünelim. Şapkayı önümüze koyalım her birimiz.


    Bu sayfada yıllardır yazıyorum. Bu olanlar üzerinden bir eleştiri yapma hakkına sahip olduğumuzu düşünüyorum. Yıllardır inşaat sektöründe mimar olarak çalışıyorum. Çok şey gördüm, çok utanılacak durumlar gördüm maalesef. Hiç bir şey ekranda anlatılanlar gibi değil. İnşaat sektörü maalesef art niyetli insanların elinde. Afetlerin olmasının sebebi bizim elimizde değil ancak sonuçları elimizde. Samimi değiliz, dürüst değiliz. Yalancıyız, kindarız, sorumluluk sahibi değiliz, empatiden yoksunuz. Koskocaman şehirler yok olmuş bir Allah'ın kulu çıkıp da "ben kusurluyum, hatalıyım. Özür dilerim ve istifa ediyorum, vicdanen rahatsızım, istifa edip helalleşmek istiyorum" diyemiyor mu? Bu binaları yapanlar, onay verenler, denetleyenler hiç mi suçlu değil? Elin yabancısında en ufak afet olduğunda sorumlular istifa edip, işi daha iyi yapabilecek olanları davet ediyorken biz niye hep kader anlayışı deyip unutmaya çalışıyoruz. Fikrimce tedbir almamak, unutmaya çalışmak, ders çıkarmamak Allah'ın verdiği canı bilerek ölüme götürmektir. Büyük bir günah, büyük bir şirk ve dalga geçmektir. Kasten ve bilerek öldürmektir. Herkese sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.

  • Arkadaşlar öncelikle bölge olarak hepimize geçmiş olsun. Hem deprem hem sel felaketi gibi maalesef ciddi afetler yaşadık. Dert de Allah'tan derman da Allah'tan. Bu olanlardan 7'den 70'e hepimizin ders çıkarması gerek. Yıllarca üzerinde durduğumuz, konuştuğumuz bu tarz afet meseleleri üzerinden çok konuşuldu. Hepimiz şikayetçiyiz. Ancak sonuç itibariyle sadece acımızla yaşamaya alışıyoruz. Ders çıkarma konusunda tv kanallarında, siyaset meydanlarında söylenenlere değil hakikate, liyakata, bilime, ahlaka, eğitime, adalete, gelişime, uzmanlara, sokaktaki duruma bakıp düşünelim. Şapkayı önümüze koyalım her birimiz.


    Bu sayfada yıllardır yazıyorum. Bu olanlar üzerinden bir eleştiri yapma hakkına sahip olduğumuzu düşünüyorum. Yıllardır inşaat sektöründe mimar olarak çalışıyorum. Çok şey gördüm, çok utanılacak durumlar gördüm maalesef. Hiç bir şey ekranda anlatılanlar gibi değil. İnşaat sektörü maalesef art niyetli insanların elinde. Afetlerin olmasının sebebi bizim elimizde değil ancak sonuçları elimizde. Samimi değiliz, dürüst değiliz. Yalancıyız, kindarız, sorumluluk sahibi değiliz, empatiden yoksunuz. Koskocaman şehirler yok olmuş bir Allah'ın kulu çıkıp da "ben kusurluyum, hatalıyım. Özür dilerim ve istifa ediyorum, vicdanen rahatsızım, istifa edip helalleşmek istiyorum" diyemiyor mu? Bu binaları yapanlar, onay verenler, denetleyenler hiç mi suçlu değil? Elin yabancısında en ufak afet olduğunda sorumlular istifa edip, işi daha iyi yapabilecek olanları davet ediyorken biz niye hep kader anlayışı deyip unutmaya çalışıyoruz. Fikrimce tedbir almamak, unutmaya çalışmak, ders çıkarmamak Allah'ın verdiği canı bilerek ölüme götürmektir. Büyük bir günah, büyük bir şirk ve dalga geçmektir. Kasten ve bilerek öldürmektir. Herkese sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.

    Ellerine sağlık hocam.

  • Arkadaşlar öncelikle bölge olarak hepimize geçmiş olsun. Hem deprem hem sel felaketi gibi maalesef ciddi afetler yaşadık. Dert de Allah'tan derman da Allah'tan. Bu olanlardan 7'den 70'e hepimizin ders çıkarması gerek. Yıllarca üzerinde durduğumuz, konuştuğumuz bu tarz afet meseleleri üzerinden çok konuşuldu. Hepimiz şikayetçiyiz. Ancak sonuç itibariyle sadece acımızla yaşamaya alışıyoruz. Ders çıkarma konusunda tv kanallarında, siyaset meydanlarında söylenenlere değil hakikate, liyakata, bilime, ahlaka, eğitime, adalete, gelişime, uzmanlara, sokaktaki duruma bakıp düşünelim. Şapkayı önümüze koyalım her birimiz.


    Bu sayfada yıllardır yazıyorum. Bu olanlar üzerinden bir eleştiri yapma hakkına sahip olduğumuzu düşünüyorum. Yıllardır inşaat sektöründe mimar olarak çalışıyorum. Çok şey gördüm, çok utanılacak durumlar gördüm maalesef. Hiç bir şey ekranda anlatılanlar gibi değil. İnşaat sektörü maalesef art niyetli insanların elinde. Afetlerin olmasının sebebi bizim elimizde değil ancak sonuçları elimizde. Samimi değiliz, dürüst değiliz. Yalancıyız, kindarız, sorumluluk sahibi değiliz, empatiden yoksunuz. Koskocaman şehirler yok olmuş bir Allah'ın kulu çıkıp da "ben kusurluyum, hatalıyım. Özür dilerim ve istifa ediyorum, vicdanen rahatsızım, istifa edip helalleşmek istiyorum" diyemiyor mu? Bu binaları yapanlar, onay verenler, denetleyenler hiç mi suçlu değil? Elin yabancısında en ufak afet olduğunda sorumlular istifa edip, işi daha iyi yapabilecek olanları davet ediyorken biz niye hep kader anlayışı deyip unutmaya çalışıyoruz. Fikrimce tedbir almamak, unutmaya çalışmak, ders çıkarmamak Allah'ın verdiği canı bilerek ölüme götürmektir. Büyük bir günah, büyük bir şirk ve dalga geçmektir. Kasten ve bilerek öldürmektir. Herkese sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.

    Söylediklerine harfiyen katılıyorum kardeşim.👏👏