Deprem Bildirim Konusu

Meteorolojik Model Güncelleme Saatleri
06:30-08:15 (GFS Sabah)
09:00-10:00 (ECMWF Sabah)
12:30-14:15 (GFS Öğlen)
18:30-20:15 (GFS Akşam)
21:00-22:00 (ECMWF Akşam)
00:30-02:15 (GFS Gece)
  • Sağolun hocam açıklamalarınız için :) . Evet ben de Balçova'da yaşıyorum zaten fay hattının üzerine kurulmuş bir ilçe, kaplıcası var ve zamanında burada volkanik aktiviteler de olmuş. Balçova Barajı civarında eski zamanlardan kalma yanık kayalar var. Yine buradaki teleferik dağının da volkanik aktiviteler sonucu oluşmuş bir yanardağ olduğu söyleniyor bu ne kadar doğrudur bilmiyorum ama o kayalar kanıt niteliğinde. Yeraltındaki sıcak suyla da Balçova ve Narlıdere ilçelerine kışın jeotermal enerji sağlanıyor.

  • ilker.gunebakan hocam sağolsun deprem konusundaki öngörüleri gayet başarılı ve Ege ile ilgili yaptığı analize Profesör Üşümezsoy bugün ki açıklamasıyla destek vermiş ;


    Deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, "Ege kıyılarındaki faylarla Yunanistan kıyılarındaki faylar bir birine zıt yönde hareket ediyor. Asla birbirlerini tetiklemez. Bu konuda bilimsel olmayan açıklamalara itibar edilmemeli" demiş

    Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, İzmir Foça'da açıklama yaparak Ege'de olan depremleri değerlendirdi. Üşümezsoy, "Atina'da olan 5.2'lik deprem Ege kıyılarında ve Foça'da yeni bir depreme sebep olabilir mi endişesi söz konusu ama bu konuda haritalarda gösterildiği gibi bir ilişki söz konusu değildir. Çünkü Yunanistan'daki deprem fayların saatini göz önüne alırsak ileri doğru; örneğin 4'ten 5'e doğru dönüyor.

    Anadolu'daki fayları saat örneğinde irdelersek 9'dan 8'e doğru hareket ediyor. Yani Ege kıyılarındaki faylarla Yunanistan kıyılarındaki faylar bir birine zıt yönde hareket ediyor. Asla birbirlerini tetiklemez. Bu konuda bilimsel olmayan açıklamalara itibar edilmemeli" demiş

  • Cold.EFso


    Estağfurullah Hocam, çok ilginç bilgiler değil benim ki de, siz benim yaklaşımımı biraz anlamışsınızdır.

    Ben daha çok, geçmiş ve şimdii durumu kıyaslayıp, bazı çıkarımlar yapıyorum.

    Bilgi anlamında ise, çok fazla jeoloji bilgisine sahip olmadığımdan sadece genel hatları ile puzzle'ın parçalarını

    yerine oturtmaya çalışıyorum kendimce.


    Bu arada tutan öngörüler olursa da, o da mutluluk kaynağım oluyor.


    Ama iltifatlarınız için çok teşekkür eder, iyi çalışmalar dilerim.


    İyi günler, selamlar

  • 20 mart denizli/acıpayam depreminden sonra tetiklenecek bölgenin çözümlemeye göre burdur,ısparta tarafı olacağını söylemiştim. Bölgedeki hareketlilik deprem fırtınası dediğimiz deprem tipine benzerlik gösteriyor yakın değerlerde birden çok kırılma mevcutken,anaşok sayılacak büyük bir deprem şu ana kadar meydana gelmedi. Takip ettiğim ve değer verdiğim birkaç hocanın yorumlarından açıkca söylemeselerde öncü depremler olduğu düşüncesini çıkardım.Deprem biliminde hiçbir zaman kesinlik yoktur,ihtimal dahilinde uyarılar verilir.

    Ramazan demirtaş hoca dünkü paylaşımlarında gizliden uyarmış bulundu aslında (bana göre).Bunu açıkca dile getirmesi çok zor bölge halkını çıkmaza sokabilir ve olası depremin kesinliği yok olmaması halinde itibarını kaybeder.

    Acıpayam depreminin öncü deprem sayısı çok daha az ve daha geniş alanda (24-26km civarında) gerçekleşmişti.

    Burdur depremleri ise öncü depremden ziyade deprem fırtınasına dönüşmüş gibi görünüyor 12 km (uzunluğunda), civarında kümelenmiş durumda.


    1-Deprem fırtınaları, açılma rejiminin olduğu yani gerilimin yoğunlaştığı, yapı ve malzeme açısından heterojen olan bölgelerde oluşmaktadır. Elastik enerji boşalımının olduğu genç volkanlar, magmatik sokulumlar ve jeotermal aktivitelerin yoğun olduğu kaynak bölgeleri bunların başında gelmektedir.


    2-Mogi’nin deprem dizileri modeline göre, deprem (fırtınaları) dizilerini izleyen dönemlerde, deprem fırtınasının olduğu bölgeden ziyade komşu bölgelerde büyük deprem olma olasılıklarının çok daha yüksek olduğu görünmektedir. Buna göre, deprem fırtınaları bir öncü niteliği de taşımaktadır.


    3-Bu tür depremleri deprem fırtınası olarak nitelendirebilmek için dalga formlarının ayrıntılı olarak analiz edilmesi, spectral analizleri ve odak mekanizması çözümleri yapılması gerekmektedir


    Sonuç;

    Bölgedeki kırılmaların çözümü deprem fırtınasına işaret ediyorsa burdur merkezli bir depremden ziyade komşu bölgelerdeki büyük bir depremin habercisi olabilir.Olası büyük deprem birkaç ay sonrada gerçekleşebilirken en geç 4 yıl içinde gerçekleşmiş, geçmiş örneklerde..

  • deprem firtinasi demisken aklima geldi.


    99 depreminden sonra bursada buyuklugu 5 i bulan onlar yada yuzlerce deprem olmustu. Ahmet mete isikarada herkes evlerini terketsin demisti. Tabi benim haberim yoktu. O donem parklarda kaliyoduk. Bugun niye bu kadar kalabalik heryer demistim. Tv izleyince anlamistim.

  • deprem firtinasi demisken aklima geldi.


    99 depreminden sonra bursada buyuklugu 5 i bulan onlar yada yuzlerce deprem olmustu. Ahmet mete isikarada herkes evlerini terketsin demisti. Tabi benim haberim yoktu. O donem parklarda kaliyoduk. Bugun niye bu kadar kalabalik heryer demistim. Tv izleyince anlamistim.

    Aslında "deprem fırtınası" demek, deprem öncüsü ya da artçıları anlamına gelmeyebilir.

    Kendi içinde bağımsız bir hareket de olabilir. Şöyle düşünmek gerekli;


    Mesela Araba da bir kanaldan, kablolar gecireceksiniz. Kabloları kanala yerleştirip, üzerlerine "pat pat " vurursunuz ya, iyice yerleşsin diye,

    Doğa da aslında aynısını yapıyor. İki plaka bir hareket sonucunda yerleşmeye başlayınca "doğa'nın eli" o plakalara vurup erleştiriyor.


    Ama rahmetli A.Mete Işıkara'nın o beyanatına gelirsek, rahmetli orada bir risk hesabı yaptı. zaten Çınarcık cukuru bir risk faktörü de içerdiği ve

    Avcılar da İstanbul yapı stok kalitesini gözlemlediği için bence doğru kararı verdi.


    en son Burdur için, ben AFAD veya Kandilli'nin yerinde olsam, "sokağa çıkın" demesem bile, olası riskler konusunda

    sadece Burdur değil, genel olarak Akdeniz bölgesi dahil yöre insanlarını dikkatli olmaları konusunda uyarırdım.



    Selamlar

  • semih beyin bshsettigi gun 19 agustos tarihiydi.gemlik merkezli 5.3 luk sarsintidan sonra dk da 2 3 deprem oluyordu.yalova merkezdeydim.zaten kiyamet kopuyordu burda.kurtarma ekipleri surekli olan depremlerden dolayi,kendileride dahil kimseyi hasarli binalarin cevresine yaklastirmiyorlardi.

  • Bu tarz risklerde sokaga cikarican aga. Belki ihtimal dusuk ama curuk binalarin affi yok.

    Sokağa çıkmak da çözüm değil be Hocam.

    Etraf kalitesini bilmediğin yüksek binalarla dolu.

    O yüksek binaların çökse bile yıkıntılarının ulşamayacağı alanlara gitmek lazım.


    Aslında binana güveniyorsan, yapacağın en önemli şey evdeki eşyaları sabitlemek.

    Bir binayı yıkan en önemli etken "rezonans" denilen "titreşim hareketi.

    Deprem olurken devamlı hareket eden eşyalar ki Türkiye'de evler eşya deposu gibi, binanın rezonansa girmesinin

    sebeplerinden biridir.

    Eşyaları sabitleyin hatta binadaki diğer komşulara baskı yapın onlar da sabitlesinler.


    Bir de deprem anında evdeyseniz, aşağı inmeyin, yukarı çıkın.

    Yani üstteki komşunuzla aranızı daima iyi tutun :)


    Tekrar başa dönersek, eğer bir deprem fırtınası coğrafyanızda gerçekleşiyorsa, açık bir alanda, gerekirse çadırda o

    zamanları geçirmekte fayda var.

  • hocam verdiginiz bilgiler cok degerli.evet deprem aninda imkani varsa ust katlara cikmak cok onemli ama mesela 17 agustosta bunun imkani yoktu maalesef.birakin ust katlara kosmayi,evin icinde savrulduk ve hatta binamiz cokmeden yaralandik.en iyisi bence cenin pozisyonu alip,basimizi ellerimizle kapatmak..Allah korusun..cok kotu bir sey deprem.

  • Evde cevizden sağlam bir yemek masası var.Bekarlığın avantajıyla sandalyeler bir tarafında yok.Altında 2 tane 5ltlik su var.1 tane düdük , ışıldak ve yedek pillerin olduğu kutu var.İlk merdivenlerin yıkıldığını düşünürsek üst kata çıkmakla uğraşmam çıksan sanki o anda kapıya mı bakacaklar :)Basit belki ama beni rahatlatıyor...

    soru-isareti(1).jpgBir ihtimal daha var...

  • hocam verdiginiz bilgiler cok degerli.evet deprem aninda imkani varsa ust katlara cikmak cok onemli ama mesela 17 agustosta bunun imkani yoktu maalesef.birakin ust katlara kosmayi,evin icinde savrulduk ve hatta binamiz cokmeden yaralandik.en iyisi bence cenin pozisyonu alip,basimizi ellerimizle kapatmak..Allah korusun..cok kotu bir sey deprem.


    Evet,haklısınız. Ben 17.Ağustos depreminde Çorlu'daydım. Üstelik eve o gün taşınmıştım.

    Yorgunum, evi bilmiyoruz, deli sıcak, her şey üst üste. Tam bir rezillik diyeyim.


    Hiç unutmuyorum, televizyonu kurdum, camı açtım, yerde oturuyoruz eşimle.

    Yine hiç unutmuyorum televizyonda "gemideyiz" filmi oynuyordu


    Bir anda bir ışık pencerelerde. İnanılmaz bir ses ama o sesi tarif etmem mümkün değil.

    Sallantı başladı eşimle kalktık ama evi de bilmiyoruz, deliler gibi geziyoruz, bir ara sokak kapısı diye balkon kapıına saldırdım ama

    dediğiniz gibi bir süre sonra evin içinde yürüyemez hale geldik. Duvara tutunup kaldık öylece.


    "Bitsin artık Allahım" diye dua ediyorum ama gittikçe de daha fazla sallamaya başladı.

    Ve sonra bitti her şey.


    Dışardan otomatik silah sesleri geldi, bir de gümbürtü koptu.


    sonra öğrendik ki Askeri Havaalanında ki nöbetçi çocuklar, zemin ve binaların ( Emlak konutları denen bölgede ki) hareketinden öyle korkmuşlar ki,

    refleks olarak tetiklere basmışlar.

    Gürültü de çöken bir bina imiş bizim mahallede. ( bir kooperatif binasıydı, Çorlu da tek çöken bina, şu an bile davası devam ediyordu)


    Çok kötü anılar çok kötü. Annemler Gelibolu'da, telefonlar çöktü, ulaşamıyorum.Arabaya bindim hiç bir radyo açık değil, elektrikler yok.

    Ben Ganos kırıldı diye düşündüm. O sıra da bir radyo çekmeye başladı. Avcılar yıkıldı diyordu spiker ağlayarak.

    Bu sefer de İstanbul Adalar diye düşündüm..


    Çok kötü anlardı çok.


    Allah kimseye bir daha böyle acılar göstermesin.

  • @4 Şubat


    Hocam, çok klasik ama;

    Deprem başlayınca bir binanın en güvensiz iki noktası, Merdivenler ve balkonlar.


    Eğer başladıysa evin içinde olmak en iyisi. busdolap, çamaşır makinesi yanında cenin en iyi pozisyon.

    Kapı kiriş ve çerceveleri güvensiz.


    Tünel kalıp tekniği ile yapılmış bir evdeyseniz, evin dış duvarlarından uzak durun kesinlikle.

    Bu dış duvarlar, bu teknikle yapılan konutlarda dışa atımlıdır. Dış duvara yaslanırsanız dışarı uçma riskiniz var.

    Bu tür evlerde en iyi çözüm evin ortasına çekilmek. Tabi bu durum küçük sarsıntılar için değil, büyük depremler için geçerli.

    Dışa atımlı duvarlar, binanın genel yapısını korumak ve rezonansı engellemek amaçlıdır.


    Binanızın yapım tekniğini öğrenin :)

  • ah ilker hocam siz bir de burdaki gurultuyu tahmin edin..depremin sallantisindan cok o gumburtu tarifsiz..cok sicak ve uyusuk bir geceydi.cok isteksiz ve mutsuzdum deprem oncesi.hic unutmuyorum..o an olani biteni anlamdiramiyordum.acizlgin dibindeydi insan oglu.dua etmekten baska hic bir care yoktu.sansi olanlar hayatta kalabildi maalesef.

  • 17 Ağustos depremini bende İstanbulda ve uyanıkken yaşadım, önce bir rüzgar sesi gibi bir uğultu oldu sonrasında sanki duvara çekiçle vuruluyormuş gibi bir ses geldi ve sonrasında sallamaya başladı, annemle babam hemen kalkıp kardeşime bakmaya koştular onlarda uyku sersemi kardeşimi kaldıracaklarına yatağını tutuyorlardı, sonra ben odaya gittiğimde babam demişti uyandırın çabuk salona gidelim diye, sonra salona geldik annem o panikle elektrikler gidince mutfaktan mum almış mum yakmaya çalışıyordu, sonra dedik sakın yakma ve bütün bunlar gerçekleşirken o deprem sanki 1 saat sürdü gibi geldi hepimize, sonra ki günlerde mahalleden bir abimle karşılaştım deprem gecesi sahildeymiş balık tutuyormuş ve deprem anında gökyüzünün bir anda aydınlık olduğunu söyledi, yani hepimiz bir şekilde yaşadık Allah bundan sonra hiç birimize böyle kötü günler yaşatmasın İnşallah.

    YAŞAYANLAR, ÖLÜLER BİRDE DENİZCİLER VARDIR.

  • "7.5'lik bir deprem için 1000 yıl gerek"İstanbul depremlerinin 2 bin 300 yıllık geçmişini araştıran İTÜ Maden Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, “Halkı korkutmanın, felaket senaryoları yazmanın gereği yok. 7.5'lik bir deprem için 1000 için 1000 yıl geçmesi gerek" dedi.


    Şaka mı bu adam ya ? Eskiden 2045'den önce olmaz diyordu şimdi 1000 yıla çıkarmış süreyi. Araştırmış falan bir de :D .


    Kuzey Anadolu Fayı'nın son 80 yılda batıya nasıl ilerlediği, fayın deprem üretme periyodu ve istatiktiki, jeolojik bilgiler kabak gibi ortadayken bir bilim adamı nasıl bunları görmezden gelebiliyor ve bu kadar rahat davranıyor ?

  • Profesör Ercan aykırı olma adına yanlış bir açıklama yapmıştır

    Depremler periyod falan dinlemez

    Bazen 10 yıl arayla da aynı yerde büyük deprem olabilir

    Şimdi hangi periyoda girdik kim bilecek

    Bir Deprem ülkesinde yaşıyoruz ve yarın da yüz sene sonra da olabilir bu

    Ayrıca İstanbul Marmara yada Ege diye konuşmaya da gerek yok bence

    Deprem gerçeğini gündemde tutalım , en doğu yada en batı nerde olacaksa orası şimdiden teyakkuz halinde olur

    Rahatlatayım derken zaten bu konuda kayıtsız olan toplumu hepten bu konudan kopartıp unutturacak açıklamalar yanlıştır

  • Ahmet Ercan i hocalar arasinda pek sevmem gundemsel aciklamalar yapar kendisi, yaptigi aciklama ise fiyasko,herhalde anlasilmak icin abartmis, Marmara denizinde 7 ve uzeri deprem yaratacak faylar varken ve bunlar sismik gemilerin topolojik yuzey haritalariyla belirlenmisken 1000 yil beklemek lazim demek ne kadar dogru, cok degil 250-300 yilda bir deprem ureten bir bolgeden bahsediyoruz..

    VATAN NE TÜRKİYE’DİR TÜRKLERE NE TÜRKİSTAN VATAN BÜYÜK VE MÜEBBET BİR ÜLKEDİR TÜRKLERE TURAN