Deprem Bildirim Konusu

Allah esirgesin tüylerim ürperdi resmen

Allah yardım etsin inşallah Ülkemizi böyle felaketlerden korusun.

Endonezya'da ölü sayısı 1203'e çıkmış. Çok kötü bir durum gerçekten; Allah yardımcıları olsun..

Kaynak

Ne yazık ki Endonezya'da yeni bir deprem meydana geldi.

Bodrum’da 4 büyüklüğündeki bir deprem meydana geldi.

sabaha karşı 5 15 gibi yalova açıklarında 3.0 buyuklugunde bi deprem meydana geldi. Hisseden oldu mu benim gibi

Zitat von Ceyl_37

sabaha karşı 5 15 gibi yalova açıklarında 3.0 buyuklugunde bi deprem meydana geldi. Hisseden oldu mu benim gibi

yalova bize yakın (pendik) ancak ben hissedemedim uykumda hafiftir ama ,geçmiş olsun diyelim 3.0 birşey değil..

İzmir/Seferihisar'da 3.5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi 10 dakika önce.

ilker.gunebakan Yunanistan'da ki depremin bizim kıyılarımızı da tehdit etme ihtimali var mıdır? Yoksa bizim fay hatlarımız bağımsız mıdır?

berkay_tuku

Hocam merhaba;

İlk önce şunu söylemek isterim. Ben İnşaat mühendisi ve okulda öğretilen hariç, Jeoloji biimleri ile ileri derece "hobi" olarak uğraşan birisiyim.

Bazı analizlerde hata yapma olasılığım yüksek olabilir, bir jeolog, deprem bilimci veya benim gibi hobisi bu olan arkadaşlar yaptığım hataları düzeltirlerse çok memnun olurum.

Şimdi sorunuza gelirsem, Yunanistan'da olan depremin Türkiye'de esas deprem üreten fay hattı olan "KAF" ile hiç bir bağlantısı olmadığı gibi, tetikleme gibi bir durum da söz konusu değil.

Özellikle Ege Denizi bölgesinde olan depremlerin esas sebebi ise, fay hatları, dolayısı ile tektonik hareketler değil de, daha çok volkanik hareketlerin yerel, ufak fayları da harekete geçirmesi ile oluşmalarıdır.

Dolayısı ile, bu deprem Bizim Ege bölgesi yerleşimleri ile de bağlantılı bir deprem değil.

İşin özü, Yunanistan depremi, yerel ama güçlü bir deprem olarak düşünülebilir.

Daha önce bir iletimde yazmıştım, İzmir'de kayınbiraderim öğrenci iken, Balçova'da kaldığı evde kafamı yastığa koyunca, ter altından gelen magma/sıcak su gibi hareketlerin sesini duyar, uyku uyyamazdım. ki bildiğiniz gibi bölgede "Balçova Termal Tesisleri" bulunmakta ve bu durumu faydaya cevirmekte.

Ben Ege bölgesinde bu şekilde bir deprem değil ama, bir volkan'ın lav püskürtmesini daha olası görüyorum. Fakat bununla ilgili zaman tahmini yapmak, depremsellikle ilgili bir tahminden daha güç.

Lütfen kehanet gibi algılamayın ama, Yunanistan'da olan bu depremin, İtalya "da "Etna veya Vezüv" yanardağlarının patlamasının öncüsü veya işareti bile olduğunu söyleyebilirim.

Allah her şeyi kazasız belasız versin.

iyi forumlar, iyi akşamlar

bir jeoloji mühendisi olarak sizi tebrik ediyorum Ilker Gunebakan çoğu jeoloji öğrencilerden çok daha donanımlısınız.keşke herkes sizin gibi olsa.

dün gece ki depreme gelirsek, yunanistan’da ki depremin istanbul açısından hiçbir etkisi, anlamı yoktur.afrika levhası kuzeye ilerledikçe ve okyanusal levhanın kıta kabuğuna(yunanistan’ın altı) dalması sonucu bu tarz depremlerin olması her zaman olasıdır.bu tarz depremler, meksika,şili ve japonya’da gözlenmektedir.ancak bizde ki fay hattı ile burda ki fay birbirinden çok farklıdır ve birbirinden bağımsızdır.bizde ki yanal doğrultu atımlı faylar iken( amereika'da ki san andreas fayı gibi), dün gece olan, iki levhadan birinin diğerinin altına dalıp sıkışma sonucu ters ve bindirme fayların oluşturduğu depremlerdir.Ege denizinde ki faylarda bunlardan bağımsızdır.Ege denizinde de (örneğin gökova körfezi) normal faylar mevcuttur. tabi girit adasının güneyi hariç.bu yüzden korkulacak hiçbirşey yok.yani bu depremler bizi asla etkilemez

Mutu

Hocam iltifatlarınız için çok teşekkür ederim. bu konularda yazdıklarınız bilgilenmemiz açısından çok faydalı olacak.

Güzel açıklamanız için teşekkürler, elinize sağlık.

iyi forumlar, iyi akşamlar

rica ederim Ilker Gunebakan sizde hocalarımız kadar iyisiniz neredeyse:)

sıcak su kaynakları durumuda çok doğru hatta ve hatta yakın gelecekte izlanda gibi jeotermal enerji kaynaklarına sahip olacağız. Peki ya neden bu durum Ege'de var da diğer bölgelerimizde yeterince yok? Bunun nedeni , giritin güneyinden Yunanistan'ın güneybatısına kadar uzanan yay şeklinde olan yitim zonları.Bu yitim zonları dünkü depremin gerçekleşmesini sağlayan, okyanusal levhanın yoğunluğundan ötürü kıta kabuğuna dalması sonucu oluşmaktadır.Bunun sonucunda da volkanlar patlamakta, sıcak su kaynakları oluşmakta ve depremler oluşmaktadır.Ancak bu Girit adasının güneyinde bulunan yitim yayı artık çok yaşlı olduğundan Girit Adasının altına dik bir şekilde dalmakta ve Ege bölgesinde kıta kabuğunda gerilim oluşmakta.Bildiğiniz üzere Doğu Akdeniz'de dünyanın en eski denizidir.Resim koyamıyorum koyabilsem daha iyi açıklarım ancak şöyle açıklayayım; elimizde kalın bir hamur var diyelim.Diğer elimiz ile o kalın hamuru kendimize doğru yavaş yavaş çektiğimizde o hamur uzamaya,incelmeye başlar.Yani biz o hamura bir gerilme yaratmış oluruz.Yaşlı olan yitim yayı dik daldığından resmen egede ki kıta kabuğunu kendine çekerek git gide incelmesini sağlıyor(İngilizcesi slab roll back, detaylı incelemek isteyenler için).Zaten Ege bölgesinde ki kıtasal kabuk Türkiye'nin en ince Kıta kabuğudur.Kıta kabuğu o kadar incelmiş ki artık manto yeryüzüne daha yakın olmuş ve böylelikle sıcak su kaynakları oluşmaya başlamış. Neredeyse İzlanda'da ki gibi.İlerleyen yüzyıllarda artık oralardan lavlar çıkmaya başlayacak.Volkanlar gibi patlamalar olmayacak yanlızca lavlar çıkacak.Girit adası'nın güneyine dalan okyanusal levha eğer genç olsaydı, dik dalmak yerine, daha küçük açılı dalar bunun sonucunda ülkemizde gerilmeler değilde, yanardağlar oluşurdu(Vezüv yanardağı gibi).Zamanında bizde de oldu mu, evet oldu.50-60 milyon yıl önce Kula yanardağı Türkiye'nin en genç volkanik konilerini oluşturmaktadır. Volkanik püskürmeler yaşanmıştır.

Ege bölgesinde ki dağların denize dik uzanmasının nedeni de bu gerilme sonucu oluşmaktadır ve her yerde normal faylar bulunmaktadır.Yakın gelecekte de bu jeotermal enerji bizim için adeta kömürümüz, petrolümüz gibi olacak ancak çalışmalar çok yavaş ve desteksiz olduğundan, ağır ilerlemektedir.

Resim yükleyemediğimden anlatımım görsel olamadı kusura bakmayın.Umarım anlaşılır olmuştur.

Birbirinden değerli bilgiler verdiniz; teşekkürler. Sizlerden daha sık böyle bilgiler beklerim..   ilker.gunebakan  Mutu

Seferihisar tarafı sabahtan bu yana epey hareketli. Güzelbahçe'den net biçimde hissedilen 4 sarsıntı oldu su ana kadar. En büyüğü 4 büyüklüğünde ki epey sarstı.

İzmir de büyük bir depremin ayak sesleri olabilir mi bu hareketlilik?Bir başka sorumda yunanistan iyon denizindeki deprem bana kırbaç kasırgasini hatırlattı bununla bir ilgisi olabilir mi?Şimdiden teşekkürler✍️

Zitat von Mert_35

İzmir de büyük bir depremin ayak sesleri olabilir mi bu hareketlilik?Bir başka sorumda yunanistan iyon denizindeki deprem bana kırbaç kasırgasini hatırlattı bununla bir ilgisi olabilir mi?Şimdiden teşekkürler✍️

Türkiye de önemli bir deprem beklenmemektedir bunlar 4.0 ın artçılarıdır

Futbol2323 Türkiye de her zaman önemli bir deprem beklenmelidir. 1.derecede deprem bölgesi olan yerlerimiz mevcut.

Buarada yaşanan depremlerin Kırbaç Kasırgasıyla bağlantısı da yoktur 2 farklı alan 2 farklı konu.. Ege bölgesi de aktif fayların( ülkemizdeki diğer fay hatlarından farklı karakterli) bulunduğu bir bölgedir. Son yıllarda bu bölgede orta güçte depremler olmuş ve olmaktadır. Mert_35

Ülkemizde, ne yazık ki hava, gök olguları ile yer ve yeraltı olgular arasında daha önce meydana gelen olaylar nedeniyle sebep-sonuç ilişkisi kurulabilmektedir. Dünyada her an yersarsıntıları olmasından dolayı bunu herhangi bir olaya bağlamak( bağımsız değişken) son derece kolay fakat bir o kadar da yanlıştır. Ben bu durumun nedeni olarak ülkemizde bir bilim anlayışı olmamasından daha doğru bir ifade ile bilimin doğasını anlayamamızdan ileri geldiğini düşünmekteyim. Önerim ise çocuklar daha okul öncesi dönemdeyken bilimin doğasının sezdirilmeye çalışılması ile başlamaktır.

Deprem konusunda özellikle ülkemizde 2 hatalı inanış var.

birincisi;

bir takım bilimsel olmayan verilerle çıkarımlar ortaya koyarak, olabilecek depremler için yer, zaman, büyüklük gibi hayali sonuçlar ortaya koyarak gündemi meşgul etmek.

ikincisi;

Yine, medyatik olabilmek amaçlı, "büyük depremler olmayacak", " rahatsız olunacak bir şey yok" türü yaklaşımlar ile, insanlar rehavete sürükleyecek düşünceler oluşturmak.

Türkiye bir depremler ülkesi. Gerek klasik manada " fay" hareketleri ile depremler oluşabileceği gibi, volkanik hareektler sonucu da depremler oluşabilir.

Yapılması gereken davranışlar yine 2 başlık altında incelenmeli.

1.) Devletin yapacakları

2.) Halkın yapacakları

1.) Devlet

a-) Yapı kalitesi ve yapı izinleri

b-) Denetim faaliyetleri

c-) Afet yönetimi

d-) Eğitimler

e-) Araştırma çalışmalarının yürütülmesi ve sistematik raporlar yayınlayacak yapıların oluşturulması

f-) Afet için telekominikasyon sistemlerinin kurulumu

gibi konuları aciliyetle yapmalıdır.

buna karşılık Halk,

a-) deprem kkonusundaki eğitimlere katılmalı

b-) Alınan karar ve kurallara mutlaka uymalı

c-) Kişisel kazanmlarını değil, toplumun kazanımlarını öne çıkarmalı

d-) kendi kişisel hazırlıklarını mutlaka yapmalı ( deprem cantası, evlerin mühendislik esasları temel alınarak güçlendirilmesi gibi)

Eğer Devlet ve Halk olara gerekli hazırlıkları yaparsak, deprem olgusu bizler için korkutucu olmaktan çıkacaktır.

Fakat, alınması gereken önlemlerden biri bile alınmazsa, ne yazık ki bizi bekleyen büyük bir felaket olacaktır.

Düzce'de gece saatlerinde 3.6 büyüklüğünde depremle uykumdan uyandım tüm Düzceliler'e geçmiş olsun.