II. Abdülhamit Han’ın güzel ahlakı, dine olan bağlılığı, edep ve hayasının derecesi, akıl ilim ve adaletinin çokluğu, milleti için gece-gündüz çalışması, düşmanlarına bile iyilik yapması, ciltler dolusu eserlerle anlatılmaktadır. Onun tahttan indirilmesinin üzerinden 10 yıl geçmeden imparatorluğun dörtte üçünün elden çıkması, memleketi 33 yıl nasıl idare ettiğine en açık delildir. Yine Abdülhamid Han’ın tahttan indirilmesiyle beraber kan gölü haline çevrilen Ortadoğu’da hala huzur tesis edilememiş olup, Arap alemi siyonizmin oyuncağı haline gelmiştir.
Tarih-Tarih Genel Tartışma Konusu (Tarihle ilgili her şey)...
- KarTutkusu03
- Geschlossen
06:30-08:15 (GFS Sabah)
09:00-10:00 (ECMWF Sabah)
12:30-14:15 (GFS Öğlen)
18:30-20:15 (GFS Akşam)
21:00-22:00 (ECMWF Akşam)
00:30-02:15 (GFS Gece)
-
-
Karanşebeş'i lise döneminde hocamız anlattığını çok ilgimi çekmişti o zaman araştıramamıştım daha sonra üniversiteyi kazanıp ankaraya geldiğimde gerek okulunun merkez kütüphanesi gerekse milli kütüphane'de araştırdım.
Osmanlı kuvvetlerinin çok şanslı olduğu aşikar herhangi bir çarpışma olsaydı durumun ne olacağını gene bize tarih gösterecektir.
Lakin Oralar o topraklar bize yar olmadı olamadı çok çok üzücü. -
II. Abdülhamit Han’ın güzel ahlakı, dine olan bağlılığı, edep ve hayasının derecesi, akıl ilim ve adaletinin çokluğu, milleti için gece-gündüz çalışması, düşmanlarına bile iyilik yapması, ciltler dolusu eserlerle anlatılmaktadır. Onun tahttan indirilmesinin üzerinden 10 yıl geçmeden imparatorluğun dörtte üçünün elden çıkması, memleketi 33 yıl nasıl idare ettiğine en açık delildir. Yine Abdülhamid Han’ın tahttan indirilmesiyle beraber kan gölü haline çevrilen Ortadoğu’da hala huzur tesis edilememiş olup, Arap alemi siyonizmin oyuncağı haline gelmiştir.
"
II. Abdülhamit Han’ın güzel ahlakı, dine olan bağlılığı, edep ve hayasının derecesi, akıl ilim ve adaletinin çokluğu, milleti için gece-gündüz çalışması, düşmanlarına bile iyilik yapması, ciltler dolusu eserlerle anlatılmaktadır. Onun tahttan indirilmesinin üzerinden 10 yıl geçmeden imparatorluğun dörtte üçünün elden çıkması, memleketi 33 yıl nasıl idare ettiğine en açık delildir. Yine Abdülhamid Han’ın tahttan indirilmesiyle beraber kan gölü haline çevrilen Ortadoğu’da hala huzur tesis edilememiş olup, Arap alemi siyonizmin oyuncağı haline gelmiştir.
II. Abdülhamit "büyük burun" kelime öbeğini bile dalga geçilmesin diye yasakladı.
Gerisini siz düşünün kavga çıkmasın.
-
-
II. Abdülhamit Osmanlı'nın en uzun süre tahtta kalan padişahlarındandı. Tam 33 yıl tahtta kalmış. II. Abdülhamit'in ülkenin modernleşmesi ve toprakların korunması için çabaları inkar edilemez. Dile kolay 33 yıl boyunca büyük hizmetlerde bulunmuş.
Fakat şu da unutulmamalı, II. Abdülhamit döneminde tüm çabalara rağmen Afrika'daki Trablusgarp hariç tüm topraklarımızı ve Balkan topraklarımızın önemli bir çoğunu kaybettik. Ayrıca istibdat da cabası. Kendisinin burnu büyük olduğu için dalga geçilmesin diye "büyük burun" kelimesini yasaklatması da doğrudur.
-
Kendisini öldürmeye çalışanları bile affetmiştir. Amacınız ne anlamadım. Ayrıca istihbarat teşkilatıda mükemmeldir. Kendisi döneminde hiç toprak kaybedilmemis diye biliyorum ama tam emin değilim araştırıp yazarım buraya.
-
Kendisini öldürmeye çalışanları bile affetmiştir. Amacınız ne anlamadım. Ayrıca istihbarat teşkilatıda mükemmeldir. Kendisi döneminde hiç toprak kaybedilmemis diye biliyorum ama tam emin değilim araştırıp yazarım buraya.
1876'da Osmanlı
http://geacron.com/en/?v=m&lan…0&sp=2&e=0&rp=0&re=0&nv=21909'da Osmanlı
http://geacron.com/en/?v=m&lan…0&sp=2&e=0&rp=0&re=0&nv=2Sudan, Mısır, Tunus, Kuveyt, Kıbrıs, Girit, Teselya, Bulgaristan, Romanya, Sırbistan, Bosna ve Karadağ kaybedilmiş.
-
2.Abdulhamit tahta ciktiginda Osmanli Devleti en sıkıntılı zamanlarını yasiyordu.Tam bir buhran icindeydi.Sirbistanda, karadagda savas aleyhimize donmustu.Bosna ve giritte ic karisikliklar cikmis ve mali krizler bas gostermistir.Ayrica sultan abdulhamit akilli bir siyaset politikasiyla kibrisin yonetimimi ingiltereye birakmak sartiyla kaynedilen topraklarin bazilarinin tekrar sahibi olmuştur.Sadrazam mithat pasa ve arkadaslarinin istegi uzerine 1.Mesrutiyet ilan edildi. Meclisi mebusanin icinde gayrimuslimler dahi vardi. Meclisi mebusanin ilk faaliyeti rusyaya harp ilan etmek oldu fakat bu ilan osmanlinin felaketi oldu.Daha sonra tahta gecen sultan Abdulhamit Meclisi mebusani kapatti. Ve kaybedilen topraklarin bazilarina tekrardan sahip oldu. Mali acidan borclari minimum duzeye indiren abdulhamit devlet işlerinide kendi idaresi altina aldi. Dahiyane bir siyaset anlayisi vardi. Sultan abdulhamit tahttayken egitim ogretim alaninda buyuk bir ilerlerme kaydetmistir ayrica cok fazla sayida mimari eser verilmistir. Sultan abdulhamit hani tahttan indirmeden devletin parcalanmayacagini anlayan duman kuvvetler bu sefer iftira ve kotuleme yontemini kullandilar. Bu donemde ihtiyat ve terakki kiskirtilarak 2.mesrutiyet ilan edildi ve facialar tekrar basladi. 31 mart vakasi sebebiyle sultan abdulhamit tahttan indirilip selanike gonderildi.
-
Arkadaşlar ,Şu an hali hazırda hem kurumiçi sınavlara hazırlanıyorum ;sizlerin arasında da belki bu tarz sınavlara hazırlanan arkadaşlar vardır.Hazır yavaş yavaş bahar aylarına doğru adım attığımız bu günler de hem eğitici ,hem de öğretici olacağını düşündüğüm bazı Eski TÜRK ve Medeniyetleri Hakkında bilmemiz gerekenleri zaman zaman naçizane sizlerle paylaşacağım ; Umarım memnun kalırsınız
Orhun Anıtları Nedir? Bu Abideler Kimlere Aittir?Sayfayı Yazdır
Göktürk imparatorluğunun ünlü hükümdarı Bilge Kağan dönemine ait 6 adet yazılı ve dikili anıtlardır. Bu önemli eserlerden 3 tanesi çok önemlidir. Kül Tigin, Bilge Kağan ve Tonyukuk. Bu eserler Türk dili,edebiyatı,tarihi ve sanatı konusunda birçok bilgiyi bizlere sunmaktadır. Türkçe adı ilk kez bu eserlerde yer almış ve bu anlamda da tarih açısından önemli değerler arasına girmeyi başarmıştır.
Tonyukuk 716, Kültigin 732, Bilge Kağan eserleri 735 yılında dikilmiştir. Kül Tigin yazıtı Bilge Kağanın ağzından yazılmıştır. Bilge Kağan’ın kardeşi olan Kül Tigin adına yazılan bu eser günümüzde hala önemini kaybetmemiştir. Tonyukuk ise; Bilge Kağan’ın veziridir.
Anıtların olduğu alanlarda yapılan çalışmalar sonucu yalnızca bu eserler değil, heykeller,taşlar,balbal,harabeler ve su kanalları da bulunmuştur. 1889 yılında Rus tarihçi Yardintsev tarafından bulunan abideler. 1893 yılında Danimarkalı bilgin Vilhelm Thomsen tarafından çözülmüş ve okunmuştur.38 harflik alfabe ile.
Kültigin Anıtı:
Yaklaşık 3-4 metre uzunluğunda olan bu anıt kireçtaşından yapılmıştır.Satırların uzunluğu 235 cm olarak ölçülmüştür.Kültigin yazıtında az önce de belirttiğim gibi Bilge Kağan ağzından bir anlatım mevcuttur ve bu anıtta Göktürk tarihi,tarihe damga vurmuş olaylar ve birlik,bütünlük içeren mesajlar verilmiştir. Zamanın yıprattığı eser tam anlamıyla bütünlüğünü koruyamamıştır. Üzerinde semboller ve bazı işaretler de mevcuttur. Emziren kadın ve dağ keçisi sembolleri bunlardan bazılarıdır.
Bige Kağan Anıtı:
Bilge Kağan,oğlu Tenri Kağan’a yaptırmıştı bu abideyi.Bu yazıtta ise; devletin nasıl büyüdüğü ve geliştiği bunun yanı sıra kardeşi Kül Tigin’in ölümünden sonra yaşananlar kendi ağzından anlatılmıştır. Yeğeni Yuluğ Tigin’in konuşmaları da eserde yer almıştır. Yazıtta olayları nakleden ve öğüt veren asıl kişi Bilge Kağan’dır. Türkçe metinlerin yanı sıra Çince metinlere de yer verilmiştir. Anıt Kültiginde olduğu gibi 3-4 metre uzunluğunda ve 4 cepheden oluşmaktadır. Göktürk devletinin gelişimi ve yine tarihi en çok bahsi geçen konular arasındadır.
Tonyukuk Anıtı:
Bilge Kağan’ın buyrukçu ihtiyar veziri olarak tarihte yerini almıştır Tonyukuk. Bilge Kağan ona çok fazla değer vermekte ve onu yanından ayırmamaktadır. Tarihe geçecek bir eserde o da yerini almış ve Tonyukuk Anıtı olarak can bulmuştur. Tonyukuk Anıtı,4 cepheli ve 2 dikilitaş şeklinde oluşturulmuştur. Araştırmalarda yazıların diğer eserlere göre daha silik halde olduğu görülmüştür.Bu eser Tonyukuk’un kendisi tarafından ve kendi isteği ile yapılmıştır.Eserde savaşlardan ve Çin esaretinden nasıl kurtuldukları anlatılmıştır. -
1534 yılında Viyana'daki St. Stephen Katedrali'nde. Osmanlı akıncılarının yaklaştığını görüp çan çalarak haber vermekle vazifeli bir memuriyetin ihdas edildiğini ve bu memuriyetin ancak 1956 yılında, Viyana Belediye Meclisince , Artık bir Osmanlı tehlikesi kalmadığından, bu vazifenin lüzumu yoktur" diye bir karar alınarak iptal edildiğini biliyor musunuz ?
-
1534 yılında Viyana'daki St. Stephen Katedrali'nde. Osmanlı akıncılarının yaklaştığını görüp çan çalarak haber vermekle vazifeli bir memuriyetin ihdas edildiğini ve bu memuriyetin ancak 1956 yılında, Viyana Belediye Meclisince , Artık bir Osmanlı tehlikesi kalmadığından, bu vazifenin lüzumu yoktur" diye bir karar alınarak iptal edildiğini biliyor musunuz ?
Şaban bunları biliyor muydunuz çatısı altında paylaşacaktın hacım galiba bunu
yanlış denizlerdesin badi. -
Şaban bunları biliyor muydunuz çatısı altında paylaşacaktın hacım galiba bunu
yanlış denizlerdesin badi. karArsız kaldım badi sonuçta tarih dedim
-
1582 İstanbul Atmeydanı'nda dev bir lâlenin geçişi
forum.havaforum.com/attachment/1129/ -
Forumda evren muhabbeti ve spor blogları oluştu tarihle ilgilenen var mı? Varsa el kaldırsın bir blogta burada oluşsun
Geçmişini bilmeyen milletler geleceğini kuramaz...
-
@Gray Cities çok yaşa, sen yapmasan ben yapacaktım, tarih konusu aktif olmalı:)
-
Önemli olan tarihini sular seller gibi bilmek değil geleceğin tarihine adımızı yazdırmaktır diye düşünüyorum. Gçemişimizi orta seviyede bilsek yeter diye düşünüyorum birey olarak. Ama tarihçi bir arkadaşımız varsa burada buyursun anlatsın genel kültür iyidir.
-
Konunun var olduğunu bilmiyordum. Aktif olmaya çalışacağım bu konuda
-
O zaman tartışmayı Timur ile başlatıyorum. Kimilerine göre lanetullah
kimilerine göre büyük sultan, yenilmez bir lider ve müthiş bir dindar... Sizin düşünceniz nedir? Timur çıkarları çerçevesinde devletini mükemmel bir şekilde temsil etmiş cihanın yada Türklerin en büyük 3 hükümdarından biri olarak anılır bazı tarihçilerce. Ancak Altınorda Devleti'ni yıkması ve Osmanlı Devleti'ni Fetret Devri'ne sokması nedeniyle İslam aleminde sevmeyeni de çoktur.
