Deprem Bildirim Konusu

Meteorolojik Model Güncelleme Saatleri
06:30-08:15 (GFS Sabah)
09:00-10:00 (ECMWF Sabah)
12:30-14:15 (GFS Öğlen)
18:30-20:15 (GFS Akşam)
21:00-22:00 (ECMWF Akşam)
00:30-02:15 (GFS Gece)
  • çok ilginç bir gelişme, daha önce fırtına ile deprem ilişkisi konuşulmuştu ve hiç bir ilgisinin olmadığına dair bir çok şey yazıldığını hatırlıyorum. bu durumda geçmişe yönelik de yeni bir bakış gerekir? örneğin daha bu yıl bir çok şimşek aktivitesinin ardından Çanakkale'de irili ufaklı depremler olmuştu.


    diğer yandan aklımı kurcalayan bir konu da, fırtına hatları ile deprem ilgisine dair böyle bir bağlantı var ise, aynı şeyi bulut formasyonları ve depremler ile ilgili olarak da söylemek mümkün olabilir mi?

    Büyük olasılıkla fırtına- gezegenler - haarp- bulutlar ( haberci) gibi etkenlerin, depremlerin tetikleme sebebi

    olamayacağını yazanlardan birisi benimdir.


    Sebebi basit. Çok şiddetli rüzgarlar eğer zemin toprak ise belki yarım metre - bir metre derinliklerde etkili olabilir.

    Yağışlar da aynı şekilde. Hatta meteorolojik anlamda elektriksel olaylar da çok etkiye yol açamaz.

    Ama deprem aktiviteleri mesela en son Marmara depremleri sırasında dikkat ederseniz, 6 km. derinlikte

    oluşuyor. 6 km. derinliği etkileyen meteorolojik bir olayı hayal etmek güç.


    Bu rüzgarlar ile deniz altındaki depremler arasında ilişki kuran teorinin yola çıkışı,

    rüzgarların hacimsel olarak büyük su kütlelerini harekete geçirmesi ve bu hareketin

    okyanus yüzeylerinde sebep olduğu devinim.


    İki türlü sorun var :)


    Birincisi, bu su kütlelerinin devinimi ne kadar büyük olursa olsun, okyanus yüzeylerinde olan bir hareket.

    Fakat mesela Pasifik depremler deniz derinliği de dahil, 200- 300 km. derinde oluyor.

    Böyle bir derinlikte kütleleri etkileyebilecek dalgalar ne tür dalgadır tahayyül etmek güç.


    Ben açıkçası, orjinal yazıyı arayacağım ama, tamamen sansasyonel bir açıklama olduğunu düşünüyorum.

    ( öyle bir yazı varsa tabi)

  • Bende bu belgeye ulaştım bu arada :)


    Tabi oturup çevirmek lazım. Tam çevirmeden yorumlar yapmak yanlış olur.

    Ama yola çıkışı kabaca, yukarıda bahsettiğim şekilde yüzeyde oluşan büyük kütlesel devinimin, deniz toplam kütlesi

    ile oluşturacağı dikey yüklerin okyanus tabanına etkisi. Teorik olarak kütle - derinlik- dolayısı ile basınç parametrelerini

    kullanarak, " abi o ağırlıkla, okyanusta tabaka mı kalır beya" mantığı kurgulanmış.


    Fakat kabaca o ağırlık zaten var. Etki eden farklı kuvvet var olan ğırlık ile, rüzgarların harekete geçirdiği

    kütlelerin oluşturduğu ağırlığın farkı kadar olmalı. O fark da göz ardı edilecek bir farktır.

    Fakat ilk başta anladığım, ilk etapta sanki okyanuslar filan yok ama birden uzaydan dünyaya okyanusları

    döküp oluşturacağı etkiyi teori etmiş.


    Çok da inanılası değil gibi. Ama ilk fırsatta okuyup, anladığım kadarıyla bilgilendirmeye çalışırım.



    Selamlar

  • Dediğiniz gibi bencede cok sansasyonel bir habere benziyor. ancak derin olmayan sığı depremler için suyun etkisi olabiliyor diye hatırlıyorum. Celal Şengör hoca hangi yayındı tam hatırlamıyorum ama bir baraj yapımının bazı depremleri tetiklediğini tespit ettik demişti. Özellikle yanal atılımlı faylardan bahsetmişti. Baraj inşaşatı tamamlandıktan sonra milyonlarca metreküp su tutulmaya başlamasıyla baraj zemininde bulunan yüzeye 8 - 10 km lik bir fay hattının cok yüksek basınç değişimi nedeniyle kırılmasının mümkün olduğunu anlatmıştır. Bu mantıkla bakarsak cok büyük su kütlelerinin hareketleri küçük çaplı jeolejik oluşumları etkileyebilir ancak 200 - 300 km deki bir jeolojik oluşuma etkisi olacağını bende düşünmüyorum.


    Bunun dışında yeni kabul gören tezlerden bir tanesi de daha önceden örneğin egedeki bir depremin marmarayı etkileme şansının olmağı söylenirdi ancak yapılan istatistiki çalışmalar bunun böyle olmadığını aynı plakalar hatta bazı komşu plakalar üzerindeki her 4 ve üzeri depremin tüm plaka üzerindeki gerilim modelini değiştirdiği ve tüm bölgeyi etkilediği yönünde.


    Yani kısacası zamanında sansasyonel görünen bazı çaılmalar bir süre sonra kabul görebiliyor.

  • Dediğiniz gibi bencede cok sansasyonel bir habere benziyor. ancak derin olmayan sığı depremler için suyun etkisi olabiliyor diye hatırlıyorum. Celal Şengör hoca hangi yayındı tam hatırlamıyorum ama bir baraj yapımının bazı depremleri tetiklediğini tespit ettik demişti. Özellikle yanal atılımlı faylardan bahsetmişti. Baraj inşaşatı tamamlandıktan sonra milyonlarca metreküp su tutulmaya başlamasıyla baraj zemininde bulunan yüzeye 8 - 10 km lik bir fay hattının cok yüksek basınç değişimi nedeniyle kırılmasının mümkün olduğunu anlatmıştır. Bu mantıkla bakarsak cok büyük su kütlelerinin hareketleri küçük çaplı jeolejik oluşumları etkileyebilir ancak 200 - 300 km deki bir jeolojik oluşuma etkisi olacağını bende düşünmüyorum.


    Bunun dışında yeni kabul gören tezlerden bir tanesi de daha önceden örneğin egedeki bir depremin marmarayı etkileme şansının olmağı söylenirdi ancak yapılan istatistiki çalışmalar bunun böyle olmadığını aynı plakalar hatta bazı komşu plakalar üzerindeki her 4 ve üzeri depremin tüm plaka üzerindeki gerilim modelini değiştirdiği ve tüm bölgeyi etkilediği yönünde.


    Yani kısacası zamanında sansasyonel görünen bazı çaılmalar bir süre sonra kabul görebiliyor.

    Zaten yukarıda bir yerde, dalgaların deprem oluşturması ile ilgili makalenin eleştirisinde,

    dikkat çektiğim bir yer vardı. Makalenin esasında anlatılmaya çalışılan;


    Okyanuslar sanki boşta, bir anda suyla dolduruluyor gibi, yüzeyde oluşturacağı gerilim etkisinden yola çıkmışlar gibiydi hesapları.

    Aynı mantıkla, daha önce su olmayan bir havzaya su toplarsanız ( baraj gölü mesela) yüzey yapısı da uygunsa, meydana getirecği

    gerilim ve basınç etkisi mini depremler oluşturabilir. Çok büyük depremler oluşur mu?

    Bilinemez ama daha büyük depremlerin oluşum mekanizmaları farklı olduğundan ihtimal vermiyorum ama

    yüzey yapısı stabil oluncaya dek, depremcikler olası bir durum.



    selamlarımla

  • Hocam bundan bağımsız olarak fayın toprakta olduğu yerlerde çok kuvvetli yağışların depremi erkene çekebileceği-teyikleyebileceğide bulunmuştu. https://www.newscientist.com/a…-can-trigger-earthquakes/

    Bunları bilmem ama şu bir gerçek ki 2009'a kadar doğru düzgün deprem görmeyen Oklahoma hidrolik çatlatma ile kaya gazı çıkarmaya çalışınca 1000'lerce deprem yaşamaya başladı. Ayrıca hidrolik çatlatma yeraltı sularını kirlettiği için doğayı da mahvediyor demişti Elon Musk. Şimdi son 2-3 yıldır azalttılar depremlerde azaldı.

    images?q=tbn%3AANd9GcSUNJsTH3csBlZTtevtJBUeiEWkIgwX6dOsa1tAkdkroTxKaSfM

  • Hocam bundan bağımsız olarak fayın toprakta olduğu yerlerde çok kuvvetli yağışların depremi erkene çekebileceği-teyikleyebileceğide bulunmuştu. https://www.newscientist.com/a…-can-trigger-earthquakes/

    Bunları bilmem ama şu bir gerçek ki 2009'a kadar doğru düzgün deprem görmeyen Oklahoma hidrolik çatlatma ile kaya gazı çıkarmaya çalışınca 1000'lerce deprem yaşamaya başladı. Ayrıca hidrolik çatlatma yeraltı sularını kirlettiği için doğayı da mahvediyor demişti Elon Musk. Şimdi son 2-3 yıldır azalttılar depremlerde azaldı.

    images?q=tbn%3AANd9GcSUNJsTH3csBlZTtevtJBUeiEWkIgwX6dOsa1tAkdkroTxKaSfM

    Yukarıda konuyu içeren makale için eleştirilerde bulunurken dikkat çektiğim bir yer vardı.

    Eğer bir yüzeye daha önce uygulanmayan bir kuvvet-basınç uygularsanız ( makalede okyanuz bu) zemin

    şartlarına da bağlı olarak yüzeysel deformasyonlar oluşturabilirsiniz.


    Burada kilit ifadeler var. Mesela, daha önce uygulanmayan bir kuvvet - basınç - ağırlık , uygun zemin şartları gibi.

    Bunlara, kayaçlara yeni uygulanan bir işlem/işlemler, deformasyon yaratacak patlamalar gibi etkenleri de eklemek mümkün.


    Yukarıda bahsedilen "hidrolik çatlatma" yöntemi kayaçlara uygulanan dış bir etki. Uygun zemin koşulları

    ile birleşince bahsedilen etkinin ortaya çıkması söz konusu olabilmiş.


    Ama aynı yöntem farklı bir zemin türü, derinlik, kayaç, aktif faylar ve daha bir çok parametre ile uygulandığında

    aynı sonuçları vermeyebilir. Bu da bilimsel anlamda bir genelleme değil de, yapılan çalışmanın bölgesel bir

    efektinin analizi gibi değerlendirilebilir.


    Tabi yer altı sularının kirlenmesi gibi efektler genele yayılabilen istenmeyen etkilerdir.


    Ben şahsen hiç bir düşünceye muhalif değilim aman yanlış anlaşılmasın.

    itirazım, yaklaşımın hemen kabul edilmeden bilimsel anlamda temkinli yaklaşmaktan ibarettir.



    Selamlarımla

  • Teorik olarak deniz-okyanusların donması plakalara hareket ivmesi sağlar mı Ilker Gunebakan hocam?

    Teorik olarak evet :)


    Ama pratik de okyanusların donması hareket ivmesi yaratmaktan daha büyük sorunlar yaşadığımızın

    göstergesi olacaktır :D:D:D


    Şakası bir yana, teorik olarak olabilir ama "ne kadar?" sorusunun yanıtı yok. Matematiksel bir modele oturtması

    çok zor olan bir durum bence.

  • Hocam bundan bağımsız olarak fayın toprakta olduğu yerlerde çok kuvvetli yağışların depremi erkene çekebileceği-teyikleyebileceğide bulunmuştu. https://www.newscientist.com/a…-can-trigger-earthquakes/

    Bunları bilmem ama şu bir gerçek ki 2009'a kadar doğru düzgün deprem görmeyen Oklahoma hidrolik çatlatma ile kaya gazı çıkarmaya çalışınca 1000'lerce deprem yaşamaya başladı. Ayrıca hidrolik çatlatma yeraltı sularını kirlettiği için doğayı da mahvediyor demişti Elon Musk. Şimdi son 2-3 yıldır azalttılar depremlerde azaldı.

    images?q=tbn%3AANd9GcSUNJsTH3csBlZTtevtJBUeiEWkIgwX6dOsa1tAkdkroTxKaSfM

    İzmir'de bu sene ocak ayında efsane yağışlar oldu. 1 ay içerisinde 450-500 mm yağış aldık, ovalarda resmen yeni göller oluştu, baraj kapakları açıldı, herkes yağmurdan bıktı ama 25 Ocaktaki 4.5 Menemen (kara), 8 Ağustostaki 4.8 Seferihisar (deniz) dışında etkili bir deprem olmadı. Bunlar da zaten İzmir'de her sene birkaç kez olan normal depremler :) .



  • Einmal editiert, zuletzt von Cagatay17 ()