HF Meteosözlük

Meteorolojik Model Güncelleme Saatleri
06:30-08:15 (GFS Sabah)
09:00-10:00 (ECMWF Sabah)
12:30-14:15 (GFS Öğlen)
18:30-20:15 (GFS Akşam)
21:00-22:00 (ECMWF Akşam)
00:30-02:15 (GFS Gece)
  • Girdap = Kararlı bir hava kütlesi ile karşı karşıya olan sıra dağların veya sıradağ halindeki tepelerin rüzgar tutmayan kuytu taraflarında oluşan, geniş ve yatay eksenli etkili dönüşlere verilen isim. Bu çeşit kapalı girdaplarda, dalga tepesi altındaki yer rüzgarı tersine döndüğünden bazen rüzgar altı dalgalarının altında da gerçekleşebilirler. Yatay ekseni 3 ile 10, dikey ekseni ise 1 ile 3 kilometredir. Hava yeteri kadar nemli olduğu zaman, kapalı girdabın üst kısmında çok türbülanslı olan rotor bulutları görülür. Rotor bulutun merkezi etrafında çok belirgin bir hareket vardır. Böyle bir bulutta girdabın ekseni bulut tabanından daha aşağıdadır.

    AF-YOK

  • [font='Linux Libertine', Georgia, Times, serif][font='Helvetica Neue', Helvetica, Arial, sans-serif]Lodos: Güneybatıdan esen rüzgârlara verilen addır. Türkiye'de, gezici siklonların içeriye daha çok sokulduğu kış mevsiminde çok görülür ve siklonların sıcak cephesinin geçişini izler.[/font][/font]

  • Virga = yeryuzune ulasmayan kar veya yagmur seklindeki yagistir. bu yagis, buluttan yeryuzune dogru yaptigi yolcugun orta yerinde biryerlerde buharlasir. daha ziyade yaz aylarinda cok sik raslanan bu olaya mutlaka sahit olmussunuzdur. hafif serin yaz aksamlarinda, o gri beyaz karnibahar bicimli bulutlarin altindan, huzme seklinde asagi dogru uzanirlar. sanki bulutun altinda bir ortu veya perde asiliymis da, yari yolda bitiyormus gibi gorunur. iste bunun nedeni zaman zaman yuzlerce metre yukseklikte havanin, bulut ve yagmur olusturabilecek kadar nemli olmasina ragmen, yeryuzune yakin yerlerde, havanin tas gibi kuru olmasiyla, dusen yagmur damlalarinin daha havadayken buharlasmasidir. yani virga bir cesit bakir bir yagistir.


    KAYNAK


    [hr]
    Yani radarda üzerimizde kütle varsa ve yağış yoksa o kütle virgadır.

    AF-YOK

  • Soğuk Cephe: Bir sıcak (genellikle tropikal denizsel) ve bir soğuk (genellikle kutupsal denizsel) hava kütleleri arasındaki ayırıcı ara kuşak. Soğuk cephenin geçme süresi, sıcak cephenin geçme süresinin yarısı kadar olma eğilimindedir. Soğuk cephesel yüzey eğimi, ters yönde ve sıcak cephe eğiminin yaklaşık iki katıdır.


    Sıcak cephe: Serin veya soğuk hava ile sıcak hava kütleleri arasındaki ayırma şeridi. Örnek hava kütleleri, cephe ilerisinde denizsel kutupsal (çoğunlukla ısınmış ve zamanla dengeye gelmiş) ve gerisinde tropikal denizsel hava kütleleridir.
    Sıcak cephe, sıcak cephe yüzeyinin yeryüzüyle buluştuğu yerdedir ve cephe gerisindeki hava, cepheye adını verir.

  • Çaycı: Hava forum üyeleri tarafından keşfedilen, bazen sık sık bazen ara ara güncellemelere el atıp modelleri bozan ve kar sevdalılarını üzen niteliksiz GFS elemanı.

  • Radar Gözlem Ağı
    Her bir radarın kapsama alanı tarama modunda 370 km, dopler modunda 120 km yarıçapa kadar çıkabilmektedir. Bu
    meteoroloji radarlarının, bir tam tarayış periyodu 8 dakikadır ve 125 metre uzaysal
    çözünürlüğe sahiptirler.


    Meteoroloji Radarı kullanımı
    Meteorolojik radarlar, kısa vadeli hava tahmini (nowcasting) ve erken uyarı amaçlı
    olmak üzere iki farklı şekilde kullanılırlar. Kısa vadeli hava tahmini 0-2 saatlik zaman
    zarfını kapsayan hava tahminidir. Erken uyarı ise, doğal felaketlere sebep olabilecek
    hava olaylarının yerinin ve şiddetinin belirlenmesi, izlenmesi ve kamunun uyarılması
    şeklinde gerçekleştirilmektedir. Gerçek zamanlı elde edilen veriler kısa süreli hava
    tahmin merkezinde değerlendirilerek uyarı ve ihbarlar hazırlanır. Bu uyarılar
    haberleşme araçları vasıtasıyla gerekli birimlere iletilir.
    Radar ile aşağıdaki meteorolojik hadiselerin tespit ve tahmini mümkündür.
    1. Kuvvetli orajlar
    2. Dolu
    3. Soğuk cephe fırtına hatları
    4. Mikropatlama (microburst) ve makropatlama (macroburst)
    5. Rüzgar burulması (wind shear)
    6. Kuvvetli yer rüzgarları
    7. Türbülans
    8. Fırtınalar, hortum ve tornadolar
    9. Sel ve taşkınlar
    Hortum, mikropatlama ve makropatlamalar gibi yere yakın bölgelerde gerçekleşen
    hadiselerin tespit edilmesinde radarın bulunduğu konum çok önemlidir. Topoğrafik yapı
    nedeniyle oluşabilecek yer ekolarından kaçınma ve kapsama alanının geniş
    tutulabilmesi amacıyla radar yüksek bölgelerde konuşlandırılmış ise bu hadiselerin
    tespiti oldukça zor olabilir.

  • Abrolos : Brezilya'da, St. Thome ve Frio Burunları arasında, Mayıs ve Ağustos ayları arasında gözlenen şiddetli fırtına.


    Adveksiyon : Havanın hareketi (rüzgar) sonucunda, atmosfer içindeki herhangi bir özelliğin yatay taşınımı. Örneğin; sıcaklık ve nem adveksiyonu gibi. En basit anlatımıyla, yatay olarak ısının bir bölgeden bir bölgeye taşınmasıdır


    Afos : Alan İşlemleri ve Hizmetleri Otomasyonunun kısaltması (Automation of Field Operations and Services). Bu otomasyon, Ulusal Hava Servisi birimlerini, hava veri iletişimini sağlamak amacıyla birbirine bağlayan bir bilgisayar sistemidir.



    Akdeniz Batılısı
    Akdeniz üzerinde esen batılı rüzgarlara verilen yerel bir isim.



    Akı
    Radyasyon, ısı ve ışık gibi özelliklerin, bir yüzeyin birim alanından geçen veya akan miktarı



    Aktinometre
    Güneş radyasyonlarını ölçen alet. Bu aletin yazıcılı yani kaydedicili olanına da Aktinograf adı verilir.



    Alçak Basınç (Depresyon)
    Alçak Yağış ve şiddetli rüzgarın eşlik ettiği esasta alçalan hava bölgesi. Alçak basınç kötü hava sistemidir, bununla beraber cephesiz eski alçak basınç çok kötü hava koşulu oluşturmayabilir.



    Altimetre

    Basınç yerine yüksekliği göstermek üzere düzenlenmiş aneroit barometre. Üzeri eşit aralıklarla bölünmüş bu barometrede "sıfır" uçuşun başladığı yüksekliğe ayarlanmıştır. Yazıcı tipine ise "altigraph" adı verilir. Meteorolojistler tarafından altimetre, deniz seviyesi basıncına göre yüksekti ölçmede kullanılmaktadır.



    Altokümülüs

    Uluslararası bulut sınıflandırmasında, B ailesi içinde bir orta bulut türü. Beyaz yada gri renkte, tabaka veya parça şeklinde olabilen gölgeli bulutlardır. Kenarları ince ve geçirgendir. Birkaç farklı seviyede birden gözlenebilir. Altostratus bulutu gün içinde değişerek altocumulus şekline dönüşebilir ve bu gün boyunca devam edebilir. Çoğunlukla genel görünüşü lif lif ve dağınık olmalarıdır. Orta enlemlerde bulut tabanı 8 000-18 000 feet arasındadır. Yün demeti şeklindeki görüntülerinden dolayı bazen cirrocumulus bulutlarıyla karıştırılır ama onlardan farkı kütlelerinin büyük olması ve gölgesinin olmasıdır. Bu bulut tipinin altocumulus castellanus veya altocumulus lenticularis, cumulogenitus, floccus, opacus, translucidus, undulatus ve Virga gibi alt tipleri vardır.


    Bahar Gündönümü
    Kuzey Yarımkürede ilkbahar, Güney Yarımkürede sonbahar mevsiminde hemen hemen gece ve gündüzün birbirine eşit olduğu zaman. Kuzey Yarımküre için 20 Mart civarı gece ve gündüz birbirine eşit olur. Sonbahar gündönümünde ise 20 Eylül civarı ikinci kere gece ve gündüz süresi eşitlenir.


    Bar Basınç birimi.
    Ortalama deniz seviyesinden 100 m. yukarıdaki ortalama atmosfer basıncına eşittir. Standart atmosfer basıncı ise 760 mm.dir (1013.3 Mb.). Milibar ise barın binde biri değerindedir.


    Baroklinik
    Atmosfer içerisinde basınç yüzeyleri ile yoğunluk yüzeylerinin birbirleriyle kesişmeleri. En fazla kullanılan anlamıyla, kontur(eş yükseklik eğrisi) ve izotermlerin(eş sıcaklık eğrisi) birbirini kesmesi yani adveksiyonun var olduğu durumdur.

    Basınç Altimetresi

    Basınç birimi yerine feet olarak yükseklik göstermeye ayarlanmış aneroid barometredir. Doğru altimetre ayarları kullanıldığında standart atmosfer değerleri sağlıklı olarak elde edilir.


    Basınç Eğimi
    Basıncın zamana bağlı düşüşünün (yani basıncın değişim grafiğinin eğiminin) nicelik sınıflandırması aşağıda gösterilmektedir.
    Büyük düşüş
    (veya yükseliş) 3 saatte 8-10 milibar (mb) veya
    daha fazla
    Hızlı düşüş
    (veya yükseliş) 3 saatte 6-8 milibar (mb)
    Orta düşüş
    (veya yükseliş) 3 saatte 3-6 milibar (mb) arasında
    Yavaş düşüş
    (veya yükseliş) 3 saatte 3 milibar (mb) daha az



    Eğimin, sadece geçici küçük bir değişim olmayıp, gerçek bir değişim trendi olarak kendini göstermesine olanak sağlamak için üç saatlik bir zaman aralığı alınmıştır.


    Belat
    Arabistan'ın güney kıyılarında esen ve iç kesimlerdeki çöllerden kıyılara kum taşıyan kuvvetli kuzey ve kuzeybatılı rüzgarlardır.


    Bellot Rüzgarları
    Kanada Arktik bölgesinde esen rüzgar.


    Bulut Örtüsü
    Görüntü alanına giren gökyüzünün sekizde biri ölçek alınarak ölçümlendirilir. Bizim kullanımımızda bu terim, gözlemlerin yapıldığı bölgeyi etkilemesi olanaklı olan bulut örtüsü anlamına daha yakındır. Örneğin bir ilerleyen cepheden cirrus ve altostratuslarla dolu bir batı gökyüzü yarı, yani sekizde dört kadar kapalı bir gökyüzünü ifade eder, ama ufuktaki tanımlanamayan ve hızla yaklaşmayacağı apaçık olan bulutlar da olmasa tamamen açık, temiz olacak bir gökyüzünün herhangi bir oranda bulutla kapalı kabul edilmesi gereksizdir


    Bora
    Adriyatik Denizinin doğu kıyılarında dağlardan aşağı doğru esen, kuru, soğuk ve zaman zaman hasarlara neden olan kuzey doğulu rüzgar. Genellikle kış mevsiminde, Orta Avrupa ile Balkanlar üzerinde yüksek basınç, Akdeniz üzerinde ise alçak basınç merkezi olduğu sinoptik modellerde görülür.


    Boran
    Amerikan tipisine benzeyen, Sibirya ortalarında ve Güney Rusya'da yaşanan kuvvetli kuzeyli fırtınalar. Fırtınanın esas etkisi geniş düzlüklerde görülür. Yerde ince bir tabaka halinde bulunan karı yerden kaldıran fırtına görüşü sıfıra indirerek, görmeyi olanaksız kılar. Öldürücü bir soğuk fırtınaya eşlik eder ve ortamı yaşanmaz hale getirir.


    Boyun
    İki yüksek ve iki alçak arasında durgun basınç bölgesi.

  • Castellanus
    Normal olarak dış kısımlarında cumuluform bulut kulelerinin geliştiği altostratus bulutları dizileri. Birkaç saat içinde gökgürlemeli fırtınanın habercisidir.


    Cirit Boşalım
    Doğrudan ve sürekli olarak buluttan yere doğru boşalan, zayıf ve negatif yüklü enerji.

    Curuf Buz

    Hava sıcaklığı donma noktasına ulaşmadığı halde, aşırı soğumuş haldeki akan veya durgun su tabanlarında kar kütlesine benzeyen, ince uzun kristaller halinde veya küçük tabakalar halindeki buz. Bu tür buz oluşumları zaman zaman boruları tıkadığından barajlarda büyük hasarlara veya kanaletlerde su taşkınlarına neden olurlar.


    Çan Eğrisi Hareket
    Kasırganın kendi normal güzergahı olan batılı yönden ayrılarak önce kutuplara doğru yönelmesi sonra da doğuya hareketiyle ortaya çıkan çan eğrisi şeklindeki hareketi.


    Çatal Şimşek
    Şimşeğin ana kanalının yan taraflarından çıkan ışıklı çatalların oluşturduğu şimşek. Bu çatalların oluşmasındaki neden, ana kanalın etrafındaki (+) veya ( - ) yüklü elektrik iyonlarının birbirine karşı üstünlük taşımasıdır.


    Çekirdek
    Meteorolojide, atmosferik nemin üzerinde yoğunlaştığı herhangi bir yapıdaki parçacık. Bu parçacıkların bir kısmı sülfür oksit veya azot gibi higroskopik gazlar içerirken, bazıları da organik veya inorganik toz parçacıklarından oluşur. Çekirdekler, toz fırtınaları, volkanik püskürmeler, tuzlu deniz suyu serpintisi ve yanma gibi işlemler sonucunda atmosfere karışırlar.


    Çekirdeklenme
    Meteorolojide, su buharından sıvı suya veya sıvı sudan buza dönüşüm aşamasının başlaması durumu. Yoğunlaşmanın merkezlerinde, iyon ve diğer parçacıkların hareketi.


    Çiğkuşağı
    Güneş ışınlarının çiğ damlalarında kırılması ve yansıması sonucunda yerde oluşan hiperbol şekilli renkli kuşak.


    Çökme
    Genellikle antisiklonlarda görülen havanın aşağıya doğru olan hareketi. Çökme olayı, atmosferin aşağı tabakalarında yatay harekette diverjans görülen geniş bir sahada gözlenir. Basınç yükselişi görülen bölgelerde çökme olayı kaçınılmazdır. Havanın aşağıya doğru yavaş çöküşü sırasında sıkışan hava kuru adyabat oranında ısınır, termal yapısı değişir ve daha da kararlı bir yapıya bürünür. Geniş bir alanı kaplayan ve hareketi engellenmiş yüksek basınç alanlarında çökme olayı oldukça belirgindir. Çökmenin olduğu alanlarda yerde eğer sis ve kirlilik varsa bu olayların etkisi bir kat daha artar.


    Çözülme
    Yüksek atmosferde, ultraviyole radyasyonunun da etkisiyle, atmosferik moleküllerin atom bileşenlerine ayrışması. Bir molekülün çözülmesini sağlamak için gerekli olan en az enerji, o molekülün "ayrışma enerjisidir". Atmosferde ayrışma genellikle oksijen gazında ve 80 km'den daha yukarı seviyelerde gerçekleşir.


    Dağ Rüzgar Sistemi
    Dağlık alanlarda, dağ ve düzlük, dağ ve vadi, vadi boyunca, vadiye çapraz olarak veya eğim rüzgarları gibi günlük sıcaklık değişimlerinden kaynaklanan rüzgarların genel oluşum sistemi için kullanılan terim.


    Dağılma
    Havada asılı halde duran küçük parçacıkların üzerine gelen radyasyonun tüm yönlere dağılması işlemi. Dağılma işlemi, atmosferin mavi rengi almasında, gökkuşağının oluşmasında veya günbatımında gökyüzünün portakal rengini almasındaki temel nedendir. Bu parçacıklar aynı zamanda radarla yapılan işlerde, radardan gönderilen veya geri dönen radyo dalgalarının az da olsa yönlerinin değişmesine neden olmaktadır. Dağılma işlemi, aynı zamanda gelen radyasyonun şiddetinin azalmasına da neden olmaktadır.


    Dağınık Gökyüzü Radyasyonu
    Doğrudan gelen güneş ışınlarının yer tarafından emilmesinden ayrı olarak, atmosfer tarafından yansıtılan güneş radyasyonun yer tarafından emilmesi. Yerküre, yıl boyunca emdiği toplam kalorinin 36 birimini doğrudan güneş radyan enerjisinden, 26 birimini ise atmosferden dağınık olarak yansıyan radyasyondan sağlar.


    Dalga Siklon
    Bir cephe sisteminin önünde oluşan ve cepheyle beraber cephenin önünde hareket eden siklona verilen isim. Siklonun merkezi civarındaki sirkülasyon, cephesel sistemin, cephesel dalganın deforme olmasına, bozulmasına neden olur. Göçmen siklon veya göçmen alçak olarak ta isimlendirilir.


    Dalga Yansısı
    Bir radar sinyalinin dalga geliş yönünün tam zıttı yani 180 ° olarak geri yansıtılması. Bu kavram aynı zamanda radyan enerjinin yeryüzüne ulaşmadan geriye yansıtılmasını açıklamak için de kullanılır.


    Deniz Seviyesi
    Meteorolojide sık kullanılan bu terimden aslında anlaşılması gereken şey ortalama deniz seviyesidir. Deniz seviyesi, uzun yıllar boyunca yapılan ölçümler sonucunda elde edilen aktüel deniz suyu yüzeyinin ortalama yüksekliğidir. Ortalama deniz seviyesi yüksekliği, bu seviyeden yukarıda veya aşağıda olan yerlerin bu seviyeye göre yükseltisini belirtmek için kullanılır. Gerçek deniz seviyesi, dalgalar, ölü dalgalar, gelgitler ve değişen statik atmosfer basıncı nedeniyle sürekli olarak değişmektedir. Bu nedenle ortalama deniz seviyesi yüksekliğinin elde edilebilmesi için uzun yıllar ölçümü gerekmektedir. Genellikle ortalama okyanus seviyesi, okyanus su sıcaklığının derinlemesine ısınması veya soğumasıyla yayılma veya daralma nedeniyle; veya buz adacıkları ile buzulların erimesiyle değişiklik göstermektedir. Lokal olarak ise su tabanında olabilecek bir çökme veya yükselme ile kıyıların kaybolması veya daha fazlasının ortaya çıkarak seviyeyi değiştirmesi mümkündür.


    Deniz Şafağı
    Deniz veya okyanuslarda dolaşan gemilerin parlak yıldızları yol belirlemede referans olarak kullanabildikleri ve ufuğun belirgin olduğu zaman. Deniz şafağı, güneş merkezinin ufuktan 12 derece daha aşağıda olduğu zaman son bulur. Bu durumda ufuğun gözle görülmesi ve yıldızların izlenmesi zorlaşır


    Densus
    Yüksekliği ve kalınlığından dolayı rasatçı tarafından tam olarak tanımlanamayan ve diğer tür orta ve alçak bulut türleriyle karıştırılan cirrus bulutu.


    Dereko
    Çok uzun yol kat edebilen, hızlı hareketli, yaygın ve yoğun oraj hattı. Yüzlerce mil boyunca esen doğrusal ve hasar yaratan rüzgarlarıyla tanımlanır. İspanyol kökenli bir kelimedir.


    Doğru ve Ters Dönme
    Rüzgâr yönünü saat yönünde değiştirdiğinde doğru dönme (kısaca "doğru") ve ters saat yönünde değiştirdiğinde ters dönme (kısaca "ters") adı verilir.


    Don
    Meydana gelmesi için soğuk hava ve açık gökyüzü gereklidir. İlk önce çukur ve rüzgârdan korunmuş, nispeten alçak bölgelerde oluşur. Evvela toprak sıcaklığı donma noktasının altına iner (toprak donu). Eğer soğuma devam ederse soğuk giderek zeminin üzerindeki hava tabakası içine yayılır (hava donması). Eğer bir don hafif bir rüzgârla birlikte olursa o zaman şiddetli don olması muhtemeldir.



    Kaynak:
    Miktat Kadıoğlu
    Tübitak Bilim ve Teknik Dergisi

  • Eğik Rüyet
    Ufka doğru eğimli görüş hattı boyunca, belli bir referans noktasının çıplak gözle görülebileceği ve tanımlanabileceği en uzak görüş uzaklığıdır.


    Eğimli Çizgisel Yağış (Fallstreaks)
    Yüksek bulutlardan -çoğunlukla cirrus'lerden- kaynaklanan üst atmosferde binlerce metre yükseklikten gömülen buz sağanakları (muhakkak yere kadar inmeyebilir). Kötü hava sistemlerinin önünde olduklarında alçalırlarken, aşağı seviyelerde normal olarak yukarıdakilerden daha kuvvetsiz olan rüzgârların içine düştüklerinde yollarından saptırılırlar. Bu şekilde, kaynaklandıkları ana bulutun baş tarafından geriye doğru sürükleniyormuş gibi görünürler. Hava kütlelerinin sıcaklıkları ile rüzgârlar arasındaki karşılıklı ilişkiler nedeniyle buz parçalarının kuyruk çizgileri sıcak hava kütlesinin bulunduğu bölgeyi işaret eder. Böylece sıcak cephenin ilerisindeki eğimli yağışlar çoğunlukla güney-batıya (SW) ve soğuk cephe arkasındakiler de güney-doğuya (SE) yönlenirler. (Güney yarıküresinde ise sırasıyla kuzey-batı [NW] ve kuzey-doğuya [NE] yönlenirler).


    Eksozfer
    Atmosferin gaz yoğunluğu düşük, bir molekülle diğerinin çarpışma mesafesi yüksek, moleküllerin atmosfer dışına kaçması mümkün olan en üst, en dış tabakası. Eksozferin alt tabanının yere olan uzaklığı yaklaşık 700 km.dir.

    Ekvatoral Hava
    Ekvator kuşağı üzerinde ve yakın enlemler üzerinde görülen alçak basınç karakterli, yer ve mevsimine göre değişmekle birlikte konvektif-kararsızlık faaliyetlerin fazla olduğu, yerde konverjans, yukarı seviyelerde diverjansın bulunduğu, sıcak ve nemli hava kütlesi. Bergeron'un hava kütleleri sınıflamasında 'E' ile sembolize edilir. Tropikal hava kütlelerinden değişmeyen temel özellikleri -nem ve sıcaklık gibi- nedeniyle ayrılır. Ekvator bölgesinden kuzey ve güney yönüne doğru hareketleri sırasında oluşturdukları batılı akımlar nedeniyle subtropikal antisiklonların oluşmasına neden olurlar.



    Elefanta
    Güneybatılı Musonların bitişinin habercisi olan, Eylül ve Ekim ayları boyunca Hindistan'ın Malabar kıyılarında güney ve güneydoğu yönlerden esen kuvvetli rüzgar.

    Elektrojet
    Aşağı iyonosferde, ekvator yakınlarındaki aşağı enlemlerde gerçekleşen ve yerde etkileri gözlenen dar bir şerit halindeki yoğun dinamik elektrik akımları.

    Enerji Dengesi
    Yeryüzü ile atmosferin belli seviyeleri arasında emilen ve yayılan radyasyon arasında sürekli bir fark vardır. Genel olarak denge, yer yüzünde gündüz boyunca pozitif, gece ise negatiftir. Gelen ve giden radyasyon akıları arasında tam bir eşitlik olduğunda radyasyonel denge sağlanmış olur. Radyasyon dengesi ile eş anlamlı olarak kullanılır.


    Enkaz Bulutu
    Yerde ve yere yakın yerlerde oluşan kendi etrafında dönen, yerde oldukça fazla hasara neden olan toz veya bulut tabakası. Enkaz bulutlarının görünmesi, o bölgede kuvvetli orajın veya fırtınanın yaşanacağının habercisidir.

    Enverziyon
    Atmosfer içerisinde yukarı seviyelere doğru çıkıldıkça hava sıcaklığının azalması yerine artmasıdır. Yer seviyesindeki enverziyonun temel nedeni, üst seviyeleri etkilemeyen alt seviyedeki radyasyonel soğumadır. Serbest atmosferde enverziyon, sıcak hava kütlesinin soğuk hava üzerine tırmanmasıyla gerçekleşir ve buna cephe enverziyonu denir. Yüksek basınç alanlarında görülen enverziyon ise çökme enverziyonudur. Enverziyonun olduğu koşullarda, enverziyon tabakası oldukça statik kararlıdır ve türbülans yoktur. Genellikle tabaka bulutların ve adveksiyon sislerinin tepelerinde görülür. Açık gecelerde radyasyon kaybı, devamlı çökme, tropopoz ve cephesel faaliyetlerle ilgili olarak enverziyon görülür.


    Eşit Sapma
    Normal değerlerden sapmadaki eşitlik. Eşit sapma eğri veya çizgilerine izometral adı verilir. Elde edilen sapma değerleri bir harita üzerine işlenip eş olan değerler birleştirilerek eş sapmanın hangi bölgelerde aynı olduğu saptanır.



    Fathom
    İngiliz ölçü birimi kullanan ülkelerde, okyanus derinlik ölçü birimi. 6 feet veya 1.83 metredir. 120 fathom, deniz milinin onda birine eşit olduğundan, yatay görüş uzaklığını ifade etmekte de kullanılır.


    Feç
    Aynı yönde ve sabit hızda esen rüzgarın su yüzeylerinde oluşturduğu dalga alanları. Bu terim aynı zamanda rüzgarın esiş yönü doğrultusunda oluşan dalga alanlarının boyutunun (uzunluk, genişlik gibi) belirtilmesi için de kullanılır.

    Flokus
    "Demet" anlamına gelen ve bulutları tanımlamada kullanılan Latince kelime. Cumulus tipi bulutlardaki demet şeklindeki görünüşleri vurgulamak için kullanılır


    Fraktostratus
    Stratus bulutunun parçalı tabakası. Bağımsız bir şekilde gelişen, altostratus veya nimbostratus bulut tabakalarının altında yer alan, ince, alçak seviyeli, saydam bulut tipi. Nimbostratustan ayırıcı özelliği renginin daha koyu ve parçalı olmasıdır. Eğer bu bulut tipi tabaka şeklinde değil de, parçalı ve dikey gelişme gösteren tipteyse o zaman fractocumulus denir.


    Fractus
    (Parçalı Bulutlar) Bir stratus formudur ve alçak bulutlar oluşurken veya dağılırken görülen intizamsız, dağınık küçük parçalar halindedirler.


    Gecikme
    Ölçüm aletinin, ölçülmek istenen değişkene hemen tepki verememesi nedeniyle, aletin ölçtüğü değer ile ölçülmek istenen değişkenin gerçekte taşıdığı değer arasındaki fark/aletin ölçmekte geç kalmasından kaynaklanan fark. Örneğin sürekli artış gösteren bir hava sıcaklığını ölçmekte olan bir termometrenin gösterdiği değer, gerçeğinden daha düşüktür. Düşmekte olan bir sıcaklıkta ise termometre değeri gerçeğinden daha yüksek değer gösterir. Ölçüm değeri ile gerçeği arasındaki farkın büyüklüğü ölçüm aletinin yapımında kullanılan malzemenin kalitesine ve aletin ölçmek istenilen değişkene olan mesafesine bağlıdır. Özellikle termometreler için sıcaklık artışında gerçekleşen fark, düşüş sırasındakinden daha fazladır.


    Gel-Git
    Okyanusların ve atmosferin periyodik yükselmesi ve inmesi olayı. Gel-git olayının nedeni kendi ekseni etrafında dönen yerküre üzerinde ay ve güneşin gel-git yaratan gücüdür. Bu güç gerek atmosferde gerekse okyanuslarda dalga yaratır.



    Geri Boşalım
    Yıldırımın oluşması sırasında yerden buluta doğru yıldırım hattı boyunca olan elektrik boşalımı. Buluttan yere doğru olan yıldırımın elektrik boşalımı yanında yerden buluta doğru olan elektrik boşalımının değeri çok küçük kalır fakat belli bir patlamaya ve ateşe neden olduğu için can kaybına yol açan yangınlara neden olabilir.


    Girdap
    Kararlı bir hava kütlesi ile karşı karşıya olan sıra dağların veya sıradağ halindeki tepelerin rüzgar tutmayan kuytu taraflarında oluşan, geniş ve yatay eksenli etkili dönüşlere verilen isim. Bu çeşit kapalı girdaplarda, dalga tepesi altındaki yer rüzgarı tersine döndüğünden bazen rüzgar altı dalgalarının altında da gerçekleşebilirler. Yatay ekseni 3 ile 10, dikey ekseni ise 1 ile 3 kilometredir. Hava yeteri kadar nemli olduğu zaman, kapalı girdabın üst kısmında çok türbülanslı olan rotor bulutları görülür. Rotor bulutun merkezi etrafında çok belirgin bir hareket vardır. Böyle bir bulutta girdabın ekseni bulut tabanından daha aşağıdadır.


    Gökgürültülü Fırtına
    Tek (hava-kütlesi gökgürültülü fırtınası), ardarda gelen (cephesel gökgürültülü fırtınalar) veya sıklıkla durgun hava basıncıyla (boyun) ilişkili bölgelerde olabilir. Tek fırtınalar 20 dakika ile yarım saat arasında hayat süresi olan bir yükselen veya inen hava akımı hücresidir. Bir cephenin yükselmesiyle (özellikle soğuk cepheler) desteklendiklerinde yağmur ve dolu nedenli düşey hava akımları hücrenin çevresinde balina sırtı benzeri soğuk hava kütlesi oluştururlar ve oradaki havayı yeni hücrelerin içine iterler. Bu yeni doğma hücreler sönmekte olan ana hücrelerin yerini alırlar.


    Günlük Değişim
    Yer yüzeyine havanın sıcaklığı gün ortasından (güneş zamanı) biraz sonra en yüksek değerde ve sabah tanından (şafaktan) hemen sonra en düşük değerde olur. En yüksekten en düşüğe ve tekrar en yükseğe değişime sıcaklığın günlük değişimi denir. Rüzgâr hızı ve cumulus bulut örtüsü de aynı günlük değişimi takip eder. öğleden sonranın ilk saatlerinde en fazla ve şafak civarında en az. Nemlilik bunun tam tersi, öğleden sonra en düşük, şafakta civarında en yüksek olur


    Gradyan Rüzgarı
    Değişmeyen basınç veya kontur alanı içinde, merkezkaç, Koriolis ve basınç gradyan kuvvetinin dengede olduğu durumda, izobarlara veya konturlara paralel olarak, doğrusal yönde gerçekleşen hava hareketi. Bu tür rüzgarda, sürtünmenin olmadığı, akışın eğimsiz ve doğrusal olduğu, konverjans ve diverjansın olmadığı varsayılır. Yerde sürtünme olduğundan bu tür rüzgarları yerden yaklaşık 500 m. yukarılarda görmek mümkündür.


    Kaynaklar:
    Miktat Kadıoğlu-Tübitak Bilim ve Teknik Dergisi
    Mehmet Yayvan - Meteoroloji Bölge Müdürü

  • Aşağıda sizler için derlediğim ;bazı BULUT ve çeşitlerini paylaştım .Genelde meteorolojik literatürde oldukça kullanılan özellikle ilk duyulduğunda kulağa uzak gelen bulutların (latince ,yunanca )karışımı, karşılıkları verilmiştir.
    Çeşitler


    • Cirrus: Bir bukle saç, bir at yelesi, bir kuş tüyü.
    • Stratus: Yayılmak, uzamak, yassılaşmak, düzleşmek.
    • Cumulus: Yığılma, birikme, yığın, küme.
    • Alto: Yüksek, yüksek hava.
    • Nimbus: Yağmur bulutu.

    Cinsler

    • Fibratus: Lif, tel, iplik, ince tel, elyaf.
    • Uncinus: Çengel, kanca.
    • Spissatus: Kalınlaşmak, yoğunlaşmak.
    • Castellanus: Kale burcu, sur.
    • Floccus: Yün öbeği, tüylenmiş kumaş.
    • Stratiformis: Yayılmış, uzamış, yassılaşmış, düzleşmiş görünümde,biçimde.
    • Nebulosus: Sisle dumanla kaplı, belirsiz, açık ve net olmayan.
    • Lenticularis: Küçük mercek, mercimek.
    • Fractus: Kırık, çatlak, parçalı, kopuk,yarık.
    • Humilis: Yere yakın, alçak, küçük boyutlu.
    • Mediocris: Orta, orta seviyede.
    • Congestus: Yığınların, kümelerin büyümesi, birikerek çoğalması.
    • Calvus: Kel, soyulmuş, çıplak.
    • Capillatus: Saçı olan (kel değil).

    Türler

    • İntortus: Bükmek, kıvrılmak, döndürmek, dolaştırmak, karıştırmak.
    • Vertebratus: Omurgası olan, omurga şeklinde.
    • Undulatus: Dalgalı.
    • Radiatus: Işık saçan, parlak.
    • Lacunosus: Delikleri, yarıkları olan (bal peteği görünümlü).
    • Duplicatus: Çift, tekrarlı, ikili.
    • Translucidus: Saydam, geçirgen.
    • Perlucidus: İçinden ışığın geçmesine izin veren (parlak).
    • Opacus: Gölgeli, kalın, gür çalılıklar gibi.

    Ek Özellikler

    • İncus: Örs.
    • Mamma: Meme, hayvan memesi.
    • Virga: Çubuk, değnek, sopa, dal.
    • Praecipitatio: Yağışlı, yağış düşen.
    • Arcus: Yay, kavis, kemer.
    • Tuba: Boru, tüp.
    • Pileus: Kasket, başlık, kep.
    • Velum: Geminin denize açılması, çadırın rüzgardan sallanması.
    • Pannus: Kumaş parçası, parça, bez paçavrası,yırtık pırtık.
  • Ultraviyole İndeksi (Ultraviolet Index)
    Güneş ışınları yaşamın temel kaynaklarından birisidir. Ancak, çok fazlası da zararlıdır. Çünkü, güneşten yayılan ultraviyole (UV) radyasyonuna belirli bir düzeyden fazla maruz kalınması halinde deride güneş yanıkları oluşur. UV'ye uzun süre maruz kalındığında ise deride erken yaşlanma, kırışıklar, deri kanseri, katarakt, alerji ve bağışıklık sisteminde bozulmalar gibi ciddi hastalık sorunları söz konusu olabilir.


    UV İndeksi güneş ışınlarının beklenen riskini belirten günlük bir tahmindir. İndeks değeri, 0 ile 10+ arasında bir ölçek ile UV yoğunluğunu gösterir. Örnek olarak 0 düzeyi en düşük riski; 10+ düzeyi çok yüksek riski göstermektedir. UV indeks değeri bulutluluk yanında enlem ve boylam dereceleri, yer örtüsü (beyaz kum, toprak, beton, yeşil alan vb), su, mevsim, günün saati vb. gibi yerel bazı parametrelere göre coğrafi bölgelere göre farklılıklar gösterir. Aşağıdaki çizelgede UV İndeks değerleri ve risk düzeyleri gösterilmiştir:

    UV İndeks Değeri
    0 - 2
    3 - 4
    5 - 6
    7 - 9
    10+
    Etkilenme Düzeyi
    Çok Düşük
    Düşük
    Orta
    Yüksek
    Çok Yüksek


    Çok yüksek UV etkisinden korunmak için:
    • Saat 10 ile 16 arasında güneş altında bulunmaktan kaçınınız.
    • Mümkünse gölge yerler veya gölgelikler altında bulunmayı tercih ediniz..
    • Mümkün olduğunca, geniş kenarlı şapka ve uzun kollu hafif dokunmuş açık renkli giysileri giyiniz.
    • Vücudun açık kalan yerlerine geniş spektrumlu güneş kremleri (Sun Protection Factor-15 veya daha üstü) sürünüz ve her iki saatte bir uygulayınız.
    • 6 aydan daha küçük bebekleri güneş altında bulundurmayınız. 6 ay ve üstü yaştaki çocukları güneşin en etkili olduğu saatlerde dışarı bırakmayınız. Eğer zorunlu nedenlerle dışarıda tutulacaksa mutlaka güneş koruyucu krem sürünüz.
    Su Kaybı (Evapotranspirasyon)


    • Oraj: ya da gök gürültülü fırtına, çoğunlukla şimşek ve gök gürültüsü ile yağmur veya dolu eşliğinde görülen bir hava olayı. Meteorolojide İngilizce thunderstorm kavramından oluşturulmuş TS kısaltması ile gösterilir. Oraja kümülonimbüs bulutları neden olur.

  • kış ayından çıkınca herşey bitmiş sayılmaz değilmi :) madem bu işlere gönül veriyoruz yavaş yavaş hazırlık yapmamız ve bilgi dağarcığımızı genişletmemiz gerekiyor ;)
    meteorolojik kelimeleri ve anlamlarını buradan öğrenebilirsiniz ...