Ankara Özel Raporlar - Yorumlar

Meteorolojik Model Güncelleme Saatleri
06:30-08:15 (GFS Sabah)
09:00-10:00 (ECMWF Sabah)
12:30-14:15 (GFS Öğlen)
18:30-20:15 (GFS Akşam)
21:00-22:00 (ECMWF Akşam)
00:30-02:15 (GFS Gece)
  • Ankara'da barajlarda aktif kullanılabilir su oranı 16.12%, genel doluluk oranı 28,20%. Geçen seneye göre yaklaşık 7%'lik bir açık mevcut. Barajlar sonbahara kalmadan alarm verecek. Sonbahar da kurak geçerse başkent kışa kadar çok sıkıntılı bir süreç yaşar. Kurak kış ihtimalini düşünmek bile istemiyorum..

  • Korona,en son ilaç bekliyordunuz sanırım :)--

    Annem pozitif çıktı. Şuan bir hafta geçti. Öksürüğü biraz azaldı ama halsizlik devam ediyor. Biz de temaslı olduğumuz için karantinamız devam ediyor. Ama geri kalanımızda herhangi bir belirti yok.

  • Karadeniz bölgesinden son dönemler de çok sayıda sel haberleri alıyoruz. Bu afetler aklıma Türkiye tarihinin en büyük sel felaketi olan 11 Eylül 1957 Ankara Hatip çayı taşkınını getirdi.


    O gün Ankara'nın merkezine yağmur yağmazken Mamak'ın doğusunda, Elmadağ, Kalecik taraflarında yani hatip çayının Doğduğu ve yoğun olarak beslendiği noktalarda çok kuvvetli sağanak yağışlar ve dolu yağışları görülmüş. elmadağ ve Kalecik tarafında yer yer 50-100 cm arasında bir dolu tabakası oluştuğu söyleniyor. Dolu tabakasının erimesi ve sağanak yağışın devam etmesiyle birlikte güç kazanan sel, Özellikle Kayaş tarafında ciddi yıkım yaratmış ve Gülveren tarafından şehre giriş yapmış. En çok zarara uğrayan semtler ise Lalahan, Hasanoğlan, Kayaş, Üreğil, Saimekadın, Gülveren, Demirlibahçe, Bent deresi, İsmetpaşa mahallesi, Atıfbey, Dışkapı Ve Akköprü semtleri.


    Ölü sayısı tam olarak bilinmiyor. Bazı kaynaklar 500, bazısı ise 1000'in uzerinde ölü olduğunu yazmış. Yaklaşık 2000 evin yıkıldığı söyleniyor. Bunların çoğu tabiki gecekondu. Hatta ölenlerin çoğu da gecekondu mahallelerinde yaşayan insanlar.


    O gün selin geldiği haberini alan ekipler, mahallelerde ananoslar yapmış. Ancak gecekondu mahallesinde yaşayanlar "yalan söylüyorlar, evlerimizi yıkmak için bizi buradan çıkarmaya çalışıyorlar" diyerek mahalleleri terk etmemişler. Ölü sayısının bu kadar çok olmasının sebeplerinden birisi de bu olay olarak görülüyor.



    O gün yaşanan bir diğer söylenti de çubuk barajının yıkıldığı ve şehrin bu nedenle sular altında kaldığı olmuş. Söylentinin yalan olduğunun anlaşılmasıyla birlikte Ulus meydanında "baraj yıkılmış, sular geliyor!" Diye bağıran 7 kişi aynı günün akşamı göz altına alınmış.


    O gün selin getirdiği büyük kayalar hala köyümüzün dere yatağında durmakta. Hatta o gün sel ile birlikte Bizans döneminden kalan, üzerinde haç işaretleri olan yapılı taşlar gün yüzüne çıkmış. Köy meydanında hala duruyorlar.


    Olaydan 3 sene sonra Bayındır barajının yapılması planlanmış ve 1965 senesinde baraj yapımı tamamlanmıştır. O gün bugündür Hatip çayı sakinliğini korumakta.


    Olayla ilgili bazı gazete manşetleri;