Güneş Aktivitesi ve İklime Olası Etkileri

Meteorolojik Model Güncelleme Saatleri
06:30-08:15 (GFS Sabah)
09:00-10:00 (ECMWF Sabah)
12:30-14:15 (GFS Öğlen)
18:30-20:15 (GFS Akşam)
21:00-22:00 (ECMWF Akşam)
00:30-02:15 (GFS Gece)
  • Dunya ikliminde degisimi saglayan etkenlerin basinda okyanuslar, volkanlar ve gunes aktiviteleri gelir. Dunya ikliminde uzun ve kisa zaman dilimlerini kapsayan soguma ve isinma donemleri olmustur. Ornegin 1645-1715 yillari arasinda guneste maunder minimum gerceklesmis ve kuresel iklim sogumustur. 1790-1830 yillari arasinda ise maunder minimuma oranla daha az etkili olan dalton minimumu gerceklesmistir ve yine iklim soguma trendine girmistir. Gunes aktivitesi ve iklim konusuna basliyoruz.


    Bu basliga ''Saol ,eline saglik ,basarilar ,bencede soguma olacak vb gibi yorumlar KESINLIKLE yasaktir. Yasaga uymayanlar cezalandirilacaktir. Bu baslikta sadece gunes aktivitesinin iklime olasi etkileriyle ilgili bilgiler veriler dokumanlar ''aciklamasi yapilarak''paylasilacaktir. Bu konuda bilgisi olanlar paylasimda bulunabilir(bilimsel veriyle) onun disinda dedigim gibi hersey yasaktir. Herhangi bir bilgisi olmayan okuyup gecsin'' tesekkurler..

  • Herkese selam öncellikle Semih hocamız bu konuyu açmış.Bende bir bilgi yazayım dedim.Bundan 1.5 ay önce bir haber okudum 2 ay içinde güneşde büyük patlama olacağı ve dünyayı etkileyeceği uzaya büyük radyasyon yayacağı diye bir haber,Şuan o haberi bulamadığım için linkini atamıyorum.Sonra bu konuyu araştırmaya başladım arkadaşlar şunu söyleyeyim ki şuan o kadar da büyük bir patlama olmadı ama uluslararası uzay istasyonun da ölçülen(Dışarda) radyasyon sayısı artmaya başladı.Bu nasıl oldu diye merak ettim
    Nasa nın şuana dek güneşte patlama sayılarına baktım.En son 4 ocak da bir patlama olmuş patlama o kadar da büyük olmamış.Şuan da hala istasyonda radyasyon sayısı artıyor.Sebebini Nasa biliyordur belki ama ben araştırarak öğrenmek istiyorum güneşte patlama yok başka birşey radyasyonu artırabilir.Bunları araştıracağım.


    Teşekkür ediyorum.Buarada aşağıdaki linkten dünyayı 7/24 izleyebilirsiniz.


    http://epic.gsfc.nasa.gov/?utm…miz-siteyi-hayata-gecirdi

    Bu sistem efsane yiyin kestane :hfyeni (29):

  • Verdiğin linke baktımda bir şey dikkatimi çekti , sarı leke sanırsam Güneş in yansıması , yalnız Pasifik te o yansıma yok , muhtemel sebebi alçak seviye bulutlar veya sis olabilir.


  • Verdiğin linke baktımda bir şey dikkatimi çekti , sarı leke sanırsam Güneş in yansıması , yalnız Pasifik te o yansıma yok , muhtemel sebebi alçak seviye bulutlar veya sis olabilir.


    Çekildi tarihte belki pasifikte yoğun bulutlar vardı. Bundan olabilir.

    Bu sistem efsane yiyin kestane :hfyeni (29):


  • Konu açıldığından beri üç saattir bir şey yazılmadı, kimsenin gelmediğini görünce ben yazayım dedim. İlk olarak bahsedeceğim şey iklimle alakalı değil. Güneş olaylarının Dünya'ya ne kadar büyük etkisi olduğunu göstermek için 13 Mart 1989 Jeomanyetik Fırtınası'nı anlatacağım.


    6 Mart 1989'da çok büyük bir güneş patlaması yaşandı. Üç gün sonra 9 Mart 1989'da Güneş'te "Taçküre kütle atımı" olarak adlandırılan bir olay gerçekleşti ve dört gün sonrasında, 13 Martta jeomanyetik fırtına Dünya'ya ulaştı. Bunun sonucunda normal koşullarda ancak Norveç ve kuzeyinde gözlemlenebilen Aurora, Texas ve Florida'dan bile görüldü. Bu jeomanyetik fırtına Soğuk Savaş döneminde yaşandığından birçok kişi Aurora ışıklarının nükleer silah olduğunu zannetti. Olay Quebec/Kanada'daki çok büyük bir enerji aktarım santralini 9 saat boyunca çalışmaz hale getirdi. Ayrıca bundan daha önce 1-2 Eylül 1859'da çok daha büyük jeomanyetik fırtına yaşanmıştı ve Telgraf tellerinde indüklenmeye yol açaracak telgraf operatörlerinin yanmasına neden olmuştu. Herhalde bu iki fırtına güneş olaylarının Dünya'ya ne kadar büyük etkisi olduğunu anlatmak için yeterlidir.


    Neyse bu fırtınayı dediğim gibi Dünya'nın güneş olaylarından nasıl etkilendiğini göstermek için yazdım. Konu bu değil. Daha fazla ayrıntılı bilgi isteyenler ingilizcesi iyiyse buradan baksın. Bir kısmını ben de oradan çevirdim. Şimdi asıl konuya geleyim.



    @"Efsane-Semih"'in anlattığı, güneş aktivitelerinin azaldığı iki soğuk süreci de grafik üzerinde gösterdim. Bu şekilde daha iyi anlaşılır.
    Fakat bu grafiği koymamın asıl nedeni yaşadığımız küçük "Güneş Döngüleri"nin aslında çok daha büyük döngülerin içerisinde gerçekleştiğini göstermekti. :)



    Güneş aktivitesinin bu kadar gündemde olmasının nedeni bu grafikte belli oluyor. Son üç güneş döngüsünde de güney aktivitesi her seferinde giderek azalmış.
    Bu da belki Dalton, Maunder gibi bir soğuk döneme girme ihtimalimiz olduğu anlamına geliyor. NASA'nın ve İngilizlerin 30 yıllık buzul çağı geyiği de buradan kaynaklanıyor. :D



    Hele tahmin edilen duruma bakarsanız zaten grafiği görür görmez insana üşüme geliyor. Beklentiler değişmezse "25. döngü" şuankinden de zayıf olacak. :)


    Geçen kıştan önce @"Efsane-Semih" bu durumun en önemli sonuçlarından birini söylemişti. Gidişatta değişiklik olmazsa dediği gibi bundan sonra Sibirya yüksek basıncının olmadığı bir kış yaşamak mümkün olmayacak. Bu bizim için her zaman Sibirya kökenli sistem alacağımız ve 30 yıl boyunca 1929 gibi kışlar göreceğimiz anlamına filan gelmiyor. Ama Sibirya YB varlığı negatif endeksler için ihtimali arttırıyor. Bu da bol yağmurlu, bol lodoslu ve bol karlı, soğuklu kışlar yaşayacağımız anlamına geliyor. Verilerde değişiklik olmazsa bütün bunları birleştirdiğimizde 2017 kışının bu kıştan da sert geçeceğini ve tarihin en sert kışlarından biri olabileceğini söyleyebilirim. Şuan saatin 01:45 olması ve forumda tek başıma dolaşıyor olmam nedeniyle ben devam etmeyeceğim. :D


    Bilgisi olanlar devam ettirsin. :)

  • İklimin üzerinde büyük etkisi olan güneşde sunspot denilen güneş lekeleri oluşur bu güneş lekelerinin iklim üzerinde buyuk etkisi vardır.Geçmiş yillarda yasanildigi uzere gunes lekeleri ile sıcaklık doğru orantılıdır.Gunes lekeleri arttiginda sıcaklıkta artış yağıs miktarinda ise azalma görulur yani kurak bi dönem yaşanır fakat azalma goruldugunde ise sıcaklık azalır ve yağış artar.Gunes lekeleri faaliyetleri her 11 yılda döngüsel olarak devam eder.Bu lekeler tepe noktasına ulaştıktan sonra düşüşe geçer.

    Bu modeldede göruldugu gibi 2014 yılında gunes lekeleri tepe noktasına ulaşmıştır ve bundan sonra düşüşe geçecektir
    Bu modeldede onceki yillara nazaran tepe noktasının düşük oldugu acikca goruluyor.
    NASAnın 2012 yılındaki tahminide bunu dogrular nitelikte yani bu verilere gore onceki yıllara nazaran çok daha sert kıslar geciregimiz kanısına varabiliri. Bilgilerimde bi yanlislik varsa affola

  • Gunes bunyesinde bulunan hidrojen, helyuma donusur ve bu sayede gunesten sicaklik aliriz. Gunesin fotosfer kisminda gunes lekeleri olusur. Gunes lekelerinin cok olmasi gunes manyetiginin cok olmasi anlamina geldigi gibi bu lekelerin cok olmasi ayni sekilde paralel olarak gunes aktivitesinin cok oldugu anlamina, yani gunesten dunyamiza gelen enerjinin cok olmasina neden olur.

  • Root son 3 güneş döngüsünde güneş aktivitesinin giderek azalması aslında bizi Maunder Minimum'undan sonra Dalton'da olduğu gibi önümüzdeki yıllarda Dalton'dan da az etkileyecek bir soğuk döngü beklediğini söyleyebiliriz değil mi?

  • Tüm dünya küresel ısınma diyor ama bence şuan tüm dünya olarak küresel soğuma yaşıyoruz.Nedeni basit son 100 yılda güney kutupta buzulların çoğalması.Rusyada vorkutada kasabasında geçen yıl 24 ocakda sıcaklığın -68 ölçülmesi.Daha birçok neden var.Dünya benim fikrimce küresel soğumaya gidiyor.Üste arkadaşımızın attığı gibi güneşin tepe sıcaklığı azalmaya başladı.Buda daha sert kışlar demek.Birde ikinci büyük sıkıntı uluslararası uzay istasyonun da radyasyonun artış göstermesi.Çernobil faciasını hatırlattı bana


    Bunları merak ettiğim için araştıracağım.
    Çok teşekkür ediyorum saygılarla.....

    Bu sistem efsane yiyin kestane :hfyeni (29):

  • Olabilir.Çünkü o dönemde güneş etkin özellikte değildi.Şuan en etkin bir şekilde gücünü bize gösteriyor.Ama bu etkinlik yıl geçtikçe azalıyor..

    Bu sistem efsane yiyin kestane :hfyeni (29):

  • Berkan Demirsan ve Root'un yaptigi paylasimlar gibi yazilar disindaki hersey silinecektir. Konunun en basindada uyardigim halde hala zorlayanlar var. En son paylasimlar bitince soru-cevap yapilacaktir.

    Einmal editiert, zuletzt von Hava_Forum ()


  • Dunya ikliminde degisimi saglayan etkenlerin basinda okyanuslar, volkanlar ve gunes aktiviteleri gelir. Dunya ikliminde uzun ve kisa zaman dilimlerini kapsayan soguma ve isinma donemleri olmustur. Ornegin 1645-1715 yillari arasinda guneste maunder minimum gerceklesmis ve kuresel iklim sogumustur. 1790-1830 yillari arasinda ise maunder minimuma oranla daha az etkili olan dalton minimumu gerceklesmistir ve yine iklim soguma trendine girmistir. Gunes aktivitesi ve iklim konusuna basliyoruz.


    Bu basliga ''Saol ,eline saglik ,basarilar ,bencede soguma olacak vb gibi yorumlar KESINLIKLE yasaktir. Yasaga uymayanlar cezalandirilacaktir. Bu baslikta sadece gunes aktivitesinin iklime olasi etkileriyle ilgili bilgiler veriler dokumanlar ''aciklamasi yapilarak''paylasilacaktir. Bu konuda bilgisi olanlar paylasimda bulunabilir(bilimsel veriyle) onun disinda dedigim gibi hersey yasaktir. Herhangi bir bilgisi olmayan okuyup gecsin'' tesekkurler..


    Semih Bey yazın bu aktivetisi etkili olurmu yani yazın kısa ve serin olurmu merakım o sıcak valar çekilmiyor artık


  • Ilk resim bugun guncelledi.aktivitenin dusuklugu bariz bir sekilde dusuk..




    Ikinci gonderdigim veri de bugun guncellendi. Son 6 dongu. 1970 basindaki gunes maksimumunun dusuk olmasi 1970'li yillarin kuresel anlamda sogumasini saglamisti. Simdiki dongu 70'lerin basindaki donguden de zayif..


  • peki birşey sorucam , şimdiki döngü 70 lerdeki döngüden bile daha zayıf olduğu halde 2015 kışının en sıcak kış seçilmesine ne neden olmuş olabilir ?

  • @"Efsane-Semih" Hocam 70'lerdeki soğumaya güneş aktivitesinden başka AMO'nun negatif fazda olmasının da etkisi olmuştur. 2030'a doğru onun da negatife düşeceği öngörülüyor.
    Bir de @"Root" demişsin ki bol yağmurlu,bol lodoslu,bol karlı kışlar geçirebiliriz diye. Sam White'ın araştırmalarına göre Celali Ayaklanmalarının sebeplerinden biri o zamanki-yani mini buzul çağının olduğu dönem- kıtlığa yol açan soğuklar ve kuraklıkmış. Bundan başka Osmanlı'nın ilk dönemlerinde de tarihsel kaynaklara göre kıtlık varmış. O zamanlarda yine Dünya'da bir Oort soğuması var. Yanlışım varsa düzeltebilirsiniz.

  • 1800 ile 1900 yillari arasindaki yuz yillik surecte gunes lekeleri ortalama sayisi 4215 iken 1900 ile 2000 yillari arasinda gunes lekeleri ortalama sayisi 6053 olmustur.


    Bu durumda 18. yuzyila gore dunyaya gelen enerji %240 oraninda artmistir.


    Aurora isiklari gunes manyetigi ve lekeleriyle dogru orantilidir. Yani kisacasi gunesteki aktivite ne kadar artarsa aurora isiklari o kadar artar. 2011 yilindan beri aurora isiklari 1990-2010 yillarina oranla yuzde 30 azalmistir. 2014 yilindan beri ise bu oran yuzde 34'e ulasmistir.


    Saygideger bilimadami svensmark'in bir teorisi ve bu teorisini destekleyen deneyi cok ilgi cekicidir. Svensmark yaptigu deneyde dunyaya ulasan kozmik isinlar ne kadar fazla olursa 200 ile 6000 metre arasindaki bulutlarda artis oluyor ve dunya sogumaya basliyor ve soguyor. Fakat kozmik isin sebebiyle olusan bu bulutlar bildigimiz bulutlardan farkli bulutlar. Ince tabaka halinde gozle gorunmeyen bulutlardir. Fakat gunesteki aktivite artisi ve buna paralel olarak gezegenler arasi olusan manyetik alan kozmik isinlarin dunyaya minimum ulasmasini saglayarak yerkuremizin sicakliginin artmasina neden olur. Iste kaniti ;


  • Sanırım 2 yıl önce kadardı. Bir bilim adamı bu konuya dikkat çekmişti. Güneş aktıvıtelerının zayıflayacagı ve son döngüdeki minimum durumunun uzun süreceğini ve bu nedenle kuşların daha sert geçeceğine bahsetmişti. Konu ilgimi çekince biraz araştırma yaptım. Buna maunder minimum diyorlar. En sert maunder minimum dönemi 1645-1715 yılları arasında. O dönemde güneş lekeleri yok denecek kadar az. Yani güneş aktiviteleri ve sonar patlamalar çok düşük seviyede. Tabi bunu nerden biliyoruz. O dönemden hemen önce ölmüş galılenın çizimlerinden. Galıle güneş lekelerini çizmiş ve her yıl azaldığı görülmekte. Değerli yazarlarımızın da bahsettiği gibi 1645-1715 arası mini buzul çağı diye adlandırılıyor. Hatta o dönemde Avrupa ve ingiltere de kışın bütün nehirler donarmıs ve nehirlerin üzerinde panayırlar kurulurmus.


    E6853 cihazımdan Hava Forum kullanılarak gönderildi

    Einmal editiert, zuletzt von Hava_Forum ()

  • Bu arada, Güneş'in ışıma gücü zamanla artmaktadır. Güneş aktivitesindeki bu azalma-artmalar astrofizikte göz ardı edilecek kadar kısa vadeli ve küçüktür.



    600 milyon yıl içinde Güneş'in ışıma gücünün artmasıyla karbondioksit seviyesi çok azalacak ve C3 fotosentezi yapan bitkiler yaşayamayacak(büyük çoğunluk).
    1.1 milyar yıl sonra Güneş'in ışıma gücü %10 artmış olacak. Bu nedenle çok kısa bir süre içinde okyanuslar buharlaşacak.
    5 milyar yıl sonra Güneş anakoldan çıkacak. İlk başta çökecek, sonra birden genişleyecek, parlayacak, soğuyacak ve kırmızılaşacak. Kırmızı dev olacak. Ama hala He füzyonu olmayacak ve He çekirdeğinin etrafında hala H füzyonu devam edecek. CNO çevrimi zamanla proton-proton zincirinden daha önemli hale gelecek.
    6.2 milyar yıl sonra Güneş'in çekirdeği tekrar çökecek. Bunun sonucunda ulaşılan sıcaklık nedeniyle artık iki He-4 füzyonu ile oluşan Be-8(oldukça kararsız)'in bozunma süresi He füzyonundan daha yavaş olacak ve Be-8 birikerek bir He-4 ile daha birleşerek C-12 oluşturabilecek. Bunun sonucunda da bu reaksiyon birden başlayacak ve yıldız birden çok parlaklaşıp sonra parlaklığı azalacak. Buna Helyum flaşı denir. Ardından bir süre sonra He de bitecek ve yıldız tekrar çökmeye başlayacak. Çekirdekteki C ve eser miktarda O'nun füzyonu için sağlanması gereken enerji Güneş-benzeri yıldızlar tarafından asla sağlanamayacağı için yıldız tekrar çökecek. Bunun sonucunda artık çökmeyi engelleyecek hiçbir reaksiyon olmadığı için çekirdek elektronlar birbirine değecek gibi olana kadar çökecek. Bu noktadan sonra artık elektronlar arasındaki itme kuvveti yerçekimini ancak karşılayabilecek. Bunun sonucunda yıldızın dış katmanları dışarı atılacak, çökmuş çekirdeği ise "beyaz cüce" olarak ortaya çıkacak. Dışarı atılan gaz da "gezegenimsi bulutsu" olarak beyaz cücenin etrafında bir süre bulunacak.
    Yıldızlar, atom fiziği kısmıyla ilgileniyorum ben. O nedenle çok fazla ilgilenemeyeceğim.

  • Füzyon sona erdiğinde ve Güneş demire dönüştüğünde ise hepimiz öleceğiz. Şuan işimize yarayan dönüşüm ileride her şeyi yok edecek.
    (Zaten kıyamet kopar o kadar milyar yıl geçmeden :hfyeni (18):)

    Güneş asla demire dönüşmeyecek.